asianeagle.niceboard.com
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Asianeagle
 
AnasayfaPortalGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ

Aşağa gitmek 
Sayfaya git : Önceki  1, 2
YazarMesaj
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPaz Eyl. 03, 2017 7:03 am

Konunun ilk mesajı :

01 - Adana ismi ve tarihi

Adana Tarihi ve Tarihçesi
Arkeolojik çalışmalar sonucu ortaya çıkan bilgilere göre Çukurova Bölgesi'nde çok eski devirlerden beri yüksek kültürlü medeniyetlerin yaşadıkları bilinmektedir.
Çukurova'nın belirgin tarihi Kitvanza Krallığı ile başlamaktadır. Bu konuda Hitit Devleti'ne ait kitabelerden bilgi alınmıştır. Bu Krallık M.Ö. 1335 yıllarında Hititlerin himayesine girmiştir.

Hitit Devleti'nin M.Ö. yaklaşık 1191 – 1189 yılları arasında batıdan gelen akınlarla yıkılması ile birçok küçük krallıklar ortaya çıkmıştır. Sırasıyla Kue Krallığı Asurlular Klikya Krallığı İranlılar Makedonyalılar Selokidler Çukurova Korsanları Romalılar hakim olmuştur. Romalılar zamanında Çukurova ve Adana'nın geliştiği söylenebilir. Çünkü burada yapılan büyük köprüler yollar ve sulama tesisleri ile başta Adana olmak üzere Çukurova oldukça gelişmiş ve önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Roma İmparatorluğunun yıkılışı ile birlikte İlk Çağ devri de kapanmıştır.

Ortaçağ
Romalılar'dan sonra Orta Çağ'da Bizanslılar Araplar Selanikliler Ermeniler Mısır Türk Memlük Devleti Ramazanoğulları buraya hakim olmuşlardır.
Ramazanoğulları Vakfiyesine göre bu dönemde; camiler mescit ve medreselerle birlikte yatılı ve yatısız yüksekokullar ve diğer kültür kurumları Sağlık ve sosyal hizmet veren kurumlar yapılmış büyük imar atılımlarına girişilmiştir.

Yeniçağ
Yeni Çağ döneminin sonunda ve Yakın Çağ'da buraya Osmanlı İmparatorluğu hakim olmuştur. ( 1517 – 1918 )
19 y.y. Osmanlı İmparatorluğu'nu yıkmak üzere her türlü siyasi mücadeleye giren İngiltere Fransa ve Rusya Osmanlı İmparatorluğu'na başkaldıran Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa'ya yardım etmişlerdir. Kısa bir dönem sonra ( 1840 ) buraları tekrar Osmanlı İmparatorluğu'nun eline geçmiştir. 1867 yılında İdari Teşkilat kurularak Adana Vilayet haline getirilmiştir. 24 Aralık 1914'de Fransızlar Antlaşma hükümlerine göre Adana'ya girmişlerdir. Daha sonra 20 Ekim 1921'de Ankara Antlaşması ile 5 Ocak 1922'de Fransızlar Adana'yı terk etmek zorunda kalmışlardır.

Yakınçağ
Adana İsminin Kaynağı
Adana'ya ait en eski yazılı kayıtlara ilk defa Anadolu yarımadasının en köklü uygarlıklarından biri olan Hititlerin kaya kitabelerinde rastlanmaktadır. Boğazköy metinleri olarak bilinen M.Ö. 1650 yıllara tarihlenen bir Hitit tabletinde Adana havalisinden URU ADANIA yani ADANA BÖLGESI olarak bahsedilmektedir. Bu konuda sadece bu tablet dikkate alınacak olsa bile ADANA ismi en az 3640 yıllık bir geçmişe sahiptir.
Eski çağlarda Seyhan Nehri kıyılarının bol miktarda söğüt ağacı ile kaplı olması ve bu ağacın Mezopotamya kavimlerince AND ağacı olarak tanınması da yöre isminin oluşumunda etkili olduğu kanaatini yaratmaktadır.
Yine başka bir görüşe göre ormanlık yörelerde yaşadığına inanılan Fırtına Tanrısı ADAD (Tesup) adının ormanları bol Toroslar ile Seyhan nehri bölgesinin oluşturduğu Adana yöresine isim olarak verilmiş olduğuna inanılmaktadır.

ADAD Hititler'in TESUP da Suriye ve Mezopotamya kavimlerinin Fırtına Tanrısıdır.
Bu guruplar birbirlerinden düşünce isim ve yazı tarzlarını alıp verdikleri için bu gelişimin olması kuvvetle muhtemeldir. Fırtına Tanrısı yağmuru yağmurda bereketi getirdiği için bu bölgede çok sevilen sayılan bir Tanrı olarak yasamış ve ona izafeten bu bölgeye de URU ADANIA yani ADANIN bölgesi de denmiş olması mümkündür.
Hititlerin etkisinde kalan Fenikeliler de Tarım ve Bitki Tanrısına ADONIS adını vermiştir. ADONIS "EFENDI" anlamına gelmektedir. Bu yöre ile sıkı ticaret yapan ve buradaki zengin orman ve ova ürünleri ile ticaretlerini geliştiren Fenikeliler'in bu yöreye ADONIS'in yeri demeleri adet haline gelmiştir.
Sırası ile bu bölgeye gelen her kavim devlet ve gelişen her uygarlık kendi kültür anlayışı ve değerleri içerisinde beldelere isim vermiş ve isimlerin anlamını açıklamıştır. Homer'in Ilyada'sında bu bölgeye Adana denilmiştir.
Yine batıdan gelen kavimlerce Adana'yı kendi ilahları Uranüs'ün kurduğu ve oğulları Adanos ve Sarosa anlatılır. Adana doğulu kavimlere göre Fırtına Tanrısı ADONIS'in yeridir.

Bütün bu inançlar çok tanrılı eski çağlara aittir. Orta Çağ'da özellikle M.S. 7. yüzyıldan itibaren İslam ordularının bu bölgeye gelişiyle yeni anlayışlar içinde yeni tanımlar yapılmıştır. Arap tarihçilerinden Ibnül Adim Adana isminin de eski peygamberlerden Yasef'in torunu EZENE'den geldiğini yazdığı "Halep Tarihi" isimli eserle kanıtlamaya çalışmaktadır. Orta Doğu'nun peygamberler bölgesi olduğu ve pek çok eski peygamberin bugünkü Anadolu sınırları içinde yasamış olduğu hatırlanırsa bu açıklamanın nasıl geliştiğini anlamakta kolay olur.

Daha ileriki yüzyıllarda Karçinli-Zade Süleyman Şükrü Bey'in "Seyahat'ül-Kübra" adlı kitabında ise Adana'nın eski isminin "BATANA" olduğu ve İslamlık devrinde "ADANA"YA çevrildiği savunulmaktadır. Hatta bunun "Fi ezeneil arz" ayetinden esinlenerek yapıldığını da açıklamalarına eklemektedir.

DANUNA isminin M.Ö. yasayan kavimlerce bu bölge için kullanıldığı bilinen bir gerçektir. Bulunan kayıtlarda da mevcuttur.
Hatta Danunalıların yöre kurallarına ad ve paye verecek kadar kudretli oldukları da bilinmektedir. DANUNA adının asırlar boyunca değişerek zamanla BATANA ve daha sonra ADANA olması da çok kuvvetle muhtemeldir.
Yöreye gelen Türkler'in yüksek Torosları aşıp güneye doğru sarkmaları sırasında yöreye "Çukurova" adını vermeleri de doğanın insanlara verdiği ilhamın güzel bir örneğidir. Toroslardan sonra adeta düz bir görünüm içinde çok tatlı bir eğimle Akdeniz'e kadar inen bu bereketli Topraklar Türkler için "ÇUKUROVA" olarak bilinmiştir. Günümüze kadar da böyle bilinmektedir.

Bölgenin tarihi adı olan Kilikya ve Silisya (Cilicia) da bu bölgede bulunan zengin Kilkin yani kireç ve yine çok bol olarak bulunan Silex yani çakmak taşı madenlerinden dolayı verilmiştir. Bir başka ifade ile yöre coğrafi özelliklere göre isimlendirilmiştir.
Hatta topraklarının bereketliliğinin verdiği ilhamla ADANA-EDENA (Cennet Yöresi) ve karlı dağlar bu ilhamı vermektedir.

Sümerlerden kalma "Gılgamış Destanı"ndan bu yana devamlı adı geçen dikkat çeken yörenin adı da böylece sayısız kaynaklara sayısız olaylara bağlanarak çok renkli bir gelişim takip etmiştir.
Osmanlılar idaresinde Adana birçok değişik yazılışlarla kayıtlara geçmiştir. Bunlardan birkaçı: Erde-na Edene Ezene ve hatta Azana olarak eski olarak eski tahrir defterlerinde sicil kayıtlarında ve fermanlarda yer almıştır.
Gezici aşiretlerin zorunlu olarak 1865'den itibaren devlet zoru ile bölgeye yerleştirilmesi ve toprağabağlanması sırasında Adana ismi ADANA olarak resmi kayıtlarda yer almış ve tescil edilmiştir.

Adana'nın İşgali ve Kurtuluş Savaşı
Büyük kayıplara sebep olan I. Dünya Savaşı siyasi ve ekonomik üstünlük için birbirleri ile mücadeleye girişen Avrupa Devletleri arasında ve Avrupa'da çıkmıştır.
Kısa zamanda mücadele bütün kıtalara yayılmış ve Osmanlı İmparatorluğu da bu savaşın içine sürüklenmiştir. Sonunda imparatorluk çökmüş topraklan parçalanmış anayurt bile düşman istilası altında kalmıştır.

Beş cephede birden ve pek çok devlete karsı savaşmak zorunda bırakılan Osmanlı Devleti Mondros Ateşkes Antlaşması ile imparatorluk topraklarının pek çoğunu düşmana bırakarak çekilmiştir. İşte bu dönemde Suriye cephesinde kalan Türk Birliği o cephede Yıldırım Orduları Komutanı olarak bulunan Mustafa Kemal idaresinde Halep'e çekilerek tamamen yok edilmekten kurtarılmıştır.

Zamanın sadrazamı İzzet Paşa tarafından o sırada grup komutanı Liman Von Sanders'ten (Alman komutanı) elindeki tüm grup komuta ve koordinasyon yetkisini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmesi bildirilmiş ve bu devir-teslim işlerini gerçekleştirmek için 31 Ekim 1918'de Mustafa Kemal Paşa Adana'ya gelmiştir.

Liman Von Sanders Paşa'nın "Yenildik.bizim için her şey bitti" sözüne karşılık yetkiyi teslim alan Mustafa Kemal Paşa "Savaş müttefikler için bitmiş olabilir ama bizi ilgilendiren savaş kendi istiklalimizin savaşı ancak simdi başlıyor" karşılığını vermiştir.
İste bu sözlerin özetlediği ve vurguladığı mücadele yılları 1922'ye hatta politik anlaşmaların bitimine kadar yani 1923'e kadar sürmüştür.

Mustafa Kemal Paşa 31 Ekim 1918'de geldiği Adana'da 11 Gün kalmış etrafın ve halkın durumunu inceleyerek bunu Genel Kurmay Başkanlığı'na bildirmiştir.
Bu telgraflarda sadece mevcut durum değil ileriye dönük düşünce ve uyarılar da yer almıştır.

İskenderun'a Asker çıkararak işgal teşebbüsünde bulunulursa İngilizlere ateş açılacağını zamanınhükümet ve başbakanına telgrafla bildiren Mustafa Kemal Paşa aynı zamanda kendine bağlı kumandanlara da benzer bir emir vermiştir.

Tarihi açıdan bakılacak olursa Adana'dan verilen bu ilk emir Türk Kurtuluş Savaşı'nın ilk emridir. Nitekim 15 Mart 1923'te Adana'ya tekrar gelen Mustafa Kemal Paşa bu durumu şu sözleriyle toplum ve tarih önünde kanıtlamıştır: "Bende bu vekayiin ilk hiss-i teşebbüsü bu memlekette bu güzel Adana'da vücut bulmuştur."
Adana'dan İstanbul'a gönderilen telgrafların hiçbir olumlu etkisi olmadığı gibi kısa bir süre sonra Yıldırım Orduları Grubu ve 7. Ordu Karargâhı lağvedilmiş ve Mustafa Kemal Pasa İstanbul'a çağrılmıştır.
Adanalılar İstanbul Hükümetinin 23 Kasım 1918 tarihli Adana ve dolaylarının boşaltılmasını zorunlu kılan kararını büyük tepki ile karşılamışlardır. Durumu protesto eden böyle bir harekâtın yaratacağı vahim hadiseleri vurgulayan bir telgraf dönemin İçişleri Bakanına yollanmıştır.

Kısa bir süre sonra işgal kuvvetleri Mersin Limanından Çukurova'ya girmiş tüm kilit noktaları kontrol altına almış ve sonra Adana'yı işgal etmişlerdir. Bu işgal sırasında Türklere ait bütün sembol arma işaret ve levhalar yok edilmiş ve sistemli şekilde Türk Halkının soykırımı yoluna gidilmiştir.
Fransız işgal kuvvetleri tarafından yine çok planlı ve kati bir şekilde uygulanan diğer bir işlem de Adana Çukurova ve civarı bölgelere Ermenilerin yerleştirilmesi olmuştur. 1915 yıllarında yani I. Dünya Savaşı sırasında Anadolu'nun Doğu yöresinde isyan eden Türk Halkını öldürüp işkence eden ve Ruslara yardım ederek ülke içinde 5. kol olarak çalışan Ermenilerin 1915 tarihli Tehcir Kanunu ile Suriye'ye zorunlu göçleri sağlanmıştır.

1918'de Adana ve Çukurova'yı işgal eden Fransızlar kendi birlikleri içinde özellikle Ermeni askerleri getirdikleri gibi Suriye'den 70 bin Ermeni'yi Adana'ya 12 binini Dörtyol'a 8 binini Saimbeyli'ye yerleştirmişlerdir. Hatta Antep ve Maraş çevresine de 50 binden fazla Ermeni getirilmiştir. Bütün bu gayretler adeta I. Haçlı Seferi sırasında olduğu gibi yine Avrupa devletlerine bu bölgede "ileri karakol" görevim görecek bir Ermeni Krallığının yeniden oluşturulması içindi.

1918-1919 yıllarında Adana'da tam bir terör ve cinayet dönemi yaşanmıştır. Bunlar arasında Abdiağa çiftliği olayları şehir içi cinayetleri Taşköprü'de Türklerin çarmıha gerilişi ve kırbaçlanarak işkence yapılması gibi olaylar toplum şuurundan ve hatırasından çıkmayacak olaylar haline gelmiştir.
Bunca terör ve baskı arasında Adana ve yöredeki Türkler örgütlenerek Kilikya Milli Kuvvetler Teşkilatını oluşturmuşlardır.

Çukurova bölgelere ayrılarak her bölgeye milis kuvvetleri ve komutanı atanmış ve tüm yöre bu milli direnme ve mücadele teşkilatının denetimine girmiştir.
Şubat 1920'den itibaren milli kuvvetler düşmana karşı zaferler kazanmaya başlamış ve her zafer daha iyi bir örgütlenme ve daha yüksek bir moral kuvveti sağlamıştır.
1920'de Toroslar'dan Fransızlara saldırı başlatılmıştır. Sonuçta 27 Mayıs 1920'de Fransız orduları komutanı Mehil milli kuvvetler tarafından esir alınmıştır. "Karboğazı Olayı" olarak bilinen olay Kuvay-ı Milliye'nin ilk siyasi zaferidir. Bunu takiben 28 Mayıs 1920'de Fransızlar Mersin-Adana hattına çekilmişler ve kuzey Çukurova (Kozan ve diğer dağlık bölgeler) tamamen kurtarılmıştır. Düzlük ovalık yörelerde Ermeniler zulüm ve şiddeti arttırmışlar ve sayısız cinayetleri işlemişlerdir.
10 Temmuz 1920'de Ermeniler tarafından Türklere karşı büyük bir şiddet ve soykırım harekatına girişilmiş ve bu harekat sonucu onbinlerce Türk Toroslar'a doğru kaçmıştır. Dört gün süren bu hareket tarihte "Kaç Kaç" olayı olarak isimlendirilmiştir.
5 Ağustos 1920'de Mustafa Kemal Paşa Fevzi Bey (Çakmak) ve Milletvekilleri Pozantı'ya gelmiş ve orayı il haline getirerek Pozantı Kongresini yapmışlardır. Daha büyük direnişe geçen Türkler çok büyük kayıplar vermişlerdir. Buna rağmen Kasım 1920 sonlarında Fransızları ağır yenilgiye uğratmayı başarmışlardır. Sonuç olarak Fransa TBMM hükümetini resmen tanıyarak barış yoluna gitmiştir.

Türk-Fransız Barış Antlaşması 20 Ekim 1921'de Ankara'da yapılmıştır.
Bu antlaşma gereğince 5 Ocak 1922'de Fransızlar Çukurova'dan tamamen (getirdikleri Ermenileri de beraberinde götürerek) çekilmişlerdir. Fransızlarla gidemeyen veya yerli olan Ermeniler de bölgeden kaçmışlardır. Bunlardan 120 bini tekrar Suriye'ye 30 bini Kıbrıs veya İstanbul'a gitmişlerdir.
5 Ocak 1922 kurtuluşunu kutlama amacı ile Büyük Saat ile Ulu Camii arasına çok büyük bir bayrak çekilmiş ve daha sonra bu bayrak çekilmesi olayı il'in kurtuluş günlerinde tekrarlanmıştır. Bayrak Adana'nın simgesi haline gelmiştir.
Adana ve Çukurova halkı milli kuvvetlere katılarak yurdun diğer cephelerinde de çarpışmış ve anavatanı düşmandan kurtarma mücadelesinde sonuna kadar yer almışlardır


En son samanyolu tarafından Paz Eyl. 03, 2017 7:09 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com

YazarMesaj
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:51 am

Yönetim
19 Temmuz 1926'da ilçe yapılmış ve Cebelibereket (Osmaniye)vilayetine bağlanmış ve son olarak 3 Mayıs 1920 yılında çıkarılan kanunla adı Ceyhan olarak değitirilen ilçe 1 Hazirah 1933'te Osmaniye'nin ilçe haline getirilmesiyle Osmaniye'den ayrılarak Adana'ya bağlanmıştır.

Belediye başkanları
Hülya Erdem 2021-
Kadir Aydar 2019-2021
Ali Alper Boydak 2017-2019
Alemdar Öztürk 2014-2017
Hüseyin Sözlü 1999-2014
Emin Civelek 1994-1999
Mehmet Şerif Yiğit 1989-1994
Mahir Alp Boydak 1984-1989
Rifat Atik 1981-1983
Şahin Özbilen 1963-1980
Ökkeş Sabitoğlu 1955-1960
Yusuf Mülayim 1954-1955
Mustafa Akçalı 1952-1954
Lütfi Başeğmez 1951
Mustafa Aydar 1947-1950
Sait Akman 1945-1946
Hakkı Mete 1943-1944
Arif Hikmet Özbilen 1941-1942
Selahattin Sepici 1939-1940
Hacı Ahmet Topsakal 1935-1938
Rıfat Çetinsoy 1928-1932
İbrahim Mete 1930-1931
Selim Aytemur 1927
Hacı Mücteba Yücekök 1926-1927
Hasan Sağındık 1924-1925
Mehmet Payaslı 1923-1924
Tarihi ve ören yerleri
Kurtkulağı Kervansarayı
Haydar Ağa Cami (Kurtkulağı)
Yılankale
Ulu Cami
Sirkeli Höyüğü
Muradiye Cami
Durhasandede Türbesi
Dumlu Kalesi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:51 am

Tarihi ve ören yerleri
Kurtkulağı Kervansarayı
Haydar Ağa Cami (Kurtkulağı)
Yılankale
Ulu Cami
Sirkeli Höyüğü
Muradiye Cami
Durhasandede Türbesi
Dumlu Kalesi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:52 am

Kurtkulağı Kervansarayı

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör

Araçlar
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Kurtkulağı Kervansarayı
Kurtkulağı Kervansarayı, Ceyhan'ın 12 km güneydoğusunda[1] Kurtkulağı mahallesi'ndedir. Adana Müzesinde bulunan kervansaray kitabesine göre eser 1659'da[not 1] Hüseyin Paşa tarafından yaptırılmış olup, mimarı Mehmed Ağa'dır. Adana-Halep kervan yolu üzerindeki Kurtkulağı menzilinde bulunan kervansaray, bir Osmanlı menzil handır. Kervansaray bir kale sağlamlığında gayet kalın ve sağlam duvarlara sahiptir. 2006 yılında restore edilmiştir.

Büyük bir dikdörtgenden oluşan planı doğu cephede klasik kervansaray mimarisinden farklı özellikler taşımaktadır. Üç yanda saçak hizasına kadar kuvvetli payandalarla takviye edilmiş olan beden duvarlarının tamamı taştandır. Doğu cephedeki çıkıntıları hariç, 45,75 x 23,60 metre ebadındaki kervansarayın planını, enine uzanan iki sıralı payelerin birbirlerine sivri kemerlerle birleşmesi ve bütün üst örtüyü teşkil eden boyuna uzanan beşik tonozlar meydana getirmektedir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:52 am

Yılankale

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör
Koordinatlar: 37°00′52″K 35°44′52″D
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Yılankale
Լևոնկլա (Levon'un Kalesi)
Yilankale2.jpg
MapWikimedia | © OpenStreetMap
Genel bilgiler
Tür Kale
Şehir Ceyhan, Adana
Ülke Türkiye
Koordinatlar 37°00′52″K 35°44′52″D
Başlama 12. yüzyıl
Kapanma 14. yüzyıl
Yılankale, (Ermenice: Լևոնկլա) Ceyhan'a 13 km mesafede E-5 karayoluna 3 km'dir. Çok sarp bir tepe üzerine Ceyhan Ovası'na tamamen hakim şekilde kurulan bu kale Kilikya Ermeni Krallığı döneminde Kral I. Levon tarafından yaptırılmıştır. Yöre halkı tarafından Şahmeran kalesi olarak da adlandırılmaktadır.

Tarihi
Yılankale Orta Çağ'da Çukurova'nın Haçlı Seferleri döneminde 12. yüzyılda Ceyhan Nehri kenarındaki hakim tepeye yaptırılmıştır. Hem ovayı hem de tarihi İpek yolunu kontrol etmiş, bulunduğu doğal kaynaklarla bütünleşmiştir. Sağlam surları kale meydanına, üç kapıdan sonra ulaşılabilmesi ve kapıları birbirine bağlayan portatif merdivenlerin kullanılmış olması ile fethedilmesi çok güçleştirilmiş. Ramazanoğlu Beyliği döneminde 1357'den itibaren terk edilen kalenin adı Kovara iken ünlü Türk gezgini Evliya Çelebi 17. yüzyılda yörede Şahmaran Efsanesi'nden dolayı Şahmaran Kalesi adını vermiş. Daha sonra Yılankale adını alan kale Anavarza, Tumlu ve Kozan Kalelerinin görüş ve alanı içinde yer alıyor.

Arkeolog Edwards, Yılan Kale'nin planı üç avluya ayırarak incelemiştir. Edwards'a göre, daha alt kısımda bulunan iki avlu, güneydoğudaki kanadı korumak amacıyla tasarlanmıştır. Son derece zeki biçimde tasarlanan ve yerleştirilen surlar ile burçlar, dik yamaçların da yardımıyla saldırıyı oldukça güçleştirmektedir. Avluların her birinin tek bir giriş kapısı vardır. Üstte kot farkı zeminden biraz daha yükseltili, korunaklı bölüme, her yönden birer merdivenle ulaşılabilmekte ve her yöne gidiş geliş kolay olmaktadır. Bu kısım en geniş ve yoğun biçimde savunulan birimi oluşturmakta ve garnizona ev görevi yapmaktadır.

En yüksek ve en kuzeydeki birimlerinde sarnıçların büyük bir kısmı ve bir şapel bulunmaktadır. Yılan Kale'nin güneye bakan bir demir kapısı vardır. Kalenin beden duvarları adeta dantel gibi işlenmiştir. Yapı üzerinde Bizans, Haçlı ve Ermeni onarımlarına ait duvar kalıntıları göze çarpar. Ermeni onarımları, pervaz, pencere ve kapı üstü tonozlarında kendini gösterir; bu onarımları belgeleyen bir Ermeni yazıtı da yapı üzerinde mevcuttur.

Ceyhan Nehri kıyısında Misis'in kuzeydoğusundadır. Dört cepheli olan kalenin çevresi 700 metredir. Araları mazgallı olan sekiz burç ikişer katlıdır. Sarp kayalar üzerine yapılmış olan kalenin önemli bir sanat değeri vardır. Yol tarafında yukarı doğru açılan büyük bir kapısı olup, burası mazgallarla korunur. Kapıdan düz bir meydan olan kale iç sahasına girilir. Buradan gitmek istenilen yere düzgün merdivenlerle ulaşılır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:54 am

Ulu cami

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör
Vikipedi, özgür ansiklopedi
(Ulu Cami sayfasından yönlendirildi)
Ulu cami veya câmi-i kebîr, bir Türk şehrinin en büyük Cuma camisine verilen bir isimdir. İsim, daha sonra inşa edilmiş olan camiler daha büyük olsa bile, genellikle uygulandığı ilk camiye özgü bir kullanımdır. Ulu cami bir şehrin en büyük camisi idi, vatandaşlar cuma namazlarını kılmak için bu camilerde toplanırdı, ancak günümüzde, bir şehirdeki Müslümanların cuma namazını kılmak için farklı camilerde toplanması yaygındır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:15 pm

Sirkeli Höyüğü



Hitit Kralı II. Muvatalli'ye ait Sirkeli Höyük'ün doğu yamacında Kaya kabartması.
Sirkeli Höyük, Adana ili'nin 40 km. doğusunda, Ceyhan İlçesi Sirkeli Köyü'nde yer alan bir höyüktür.[2] Ceyhan Nehri'nin Nur Dağı'na dayandığı bölgede, nehrin batı kıyısında Kuzey Suriye'den Kilikya Kapıları (Gülek Boğazı) üzerinden Orta Anadolu'ya uzanan tarihi yol üzerinde bulunan Sirkeli Höyük, bu konumuyla Kilikya'nın en önemli höyüklerinden biridir. Tepe, 400 x 300 metre boyutlarında olup yüksekliği 30 metredir. Ceyhan kıyısında olmakla birlikte yerleşimin nehrin diğer kıyısına da yayılmış olduğu anlaşılmaktadır.[3]

Sirkeli Höyüğü, eski Misis-Ceyhan karayolu üzerinde yer alan Sirkeli mahallesinde Ceyhan Nehri kenarında bulunmaktadır. Hemen yanında bir kaya kütlesinin üzerinde II. Muvatalli Kabartması bulunmaktadır. Höyüğün bulunduğu yer Hitit kralı II. Muvatalli'nin Mısır Firavunu II. Ramses ile yaptığı ünlü Kadeş Savaşı gibi Suriye tarafındaki seferler için geciş yapmakta kullanılmış önemli bir köprü noktası olmalıdır. Muvatalli kabartması Anadolu'daki tarihlenebilen en eski Hitit kabartması olması ile de ayrı bir öneme sahiptir.

Kazılar
Höyükteki ilk kazılar 1936 yılında J. Garstang tarafından yapılmıştır. Daha sonra 1951 yılında, aynı ekipten M. V. Seton-Williams, Kilikya yüzey araştırmaları çerçevesinde höyükte incelemeler yapmıştır. Höyük, 1992-96 yılları arasında Ludwig-Maximilians Münih Üniversitesi'nden Prof. Dr. B. Hrouda ve 1997 yılında ise Innsbruck Üniversitesi'nden Prof. Dr. H. Ehringhaus başkanlığında yeniden kazılmıştır. 2006 yılında yeniden başlatılan kazılar Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Arkeoloji Bölümü tarafından önce Eberhard Karls Tübingen Üniversitesi, 2011’den itibaren de Bern Üniversitesi ile işbirliği halinde Mirko Novak, Ekin Kozal (2013’e kadar) ve Deniz Yaşin-Meier (2014’ten itibaren) başkanlığında devam ettirilmiştir.[2][4]

Tabakalanma
Yerleşimin Kalkolitik Çağ'dan (MÖ 5000) Tunç Çağı (MÖ 3000 – 1200), Demir Çağı (MÖ 1200 – 300), Helenistik Dönem ve Roma Dönemi boyunca, MS 100 yıllarına kadar sürekli iskan gördüğü belirtilmektedir.[3]

Buluntular
Çanak çömlek buluntuları, yerleşimin çevre bölgelerden etkilendiği ya da ticari ilişki içinde oluğunu göstermektedir. Buluntular arasında Suriye – Kilikya Boyalıları olarak bilinen Orta Tunç Çağı çanak çömleği, gaga ağızlı Hitit kapları, Geç Tunç Çağı ve Demir Çağı'na ait Kıbrıs malları yer almaktadır.[5]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:17 pm

Dumlu Kalesi

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör
Koordinatlar: 37.1503°K 35.7014°D
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Dumlu Kalesi, Ceyhan'ın 17 km kuzeybatısında Sağkaya bucağının Dumlu (Tumlu) mahallesinin batısında ve 75 m kadar yükseklikteki sert kalkerli bir tepe üzerindedir. 12. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Çevresi 800 metredir. Sekiz burçludur. Ovaya bakan doğu köşesinde gözetleme kulesi bulunmaktadır. Tek kapısı doğuya bakmaktadır. Kale içerisinde yapı kalıntıları ve sarnıçlar yer almaktadır. Tepe etrafında kaya mezarları görülmektedir.

Kalenin kuzeyinde yarım haç şeklinde birçok mezar vardır. Bu mezarlar genelde küçük el yapımı mağaralar biçimindedir. Kuzeybatısında mozaikler bulunan kalede yakın zamanda bir mağara mezar ve bir toplu mezar ortaya çıkmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:19 pm

Feke



Feke, Adana ilinin bir ilçesidir. Adana'ya 122 km uzaklıkta olup deniz seviyesinden 620 m yüksekliktedir.

Tarihçe
Feke ilk çağlardan günümüze kadar birçok kavim ve Devletlere yerleşim alanı olmuştur. Feke'nin MÖ 16. yüzyılda Hititlerin hakim olduğu bir federasyon bölgesinde kurulduğu rivayet edilmektedir. Son yıllarda Kayseri Kültepe ve Osmaniye Karatepe tablet ve yazıtlarından anlaşıldığına göre yönetim yeri Mezopotamya'daki Asur kenti olan, Asur Devleti vatandaşlarından oluşan tüccarlar MÖ 19. ve 18. yüzyılda Kültepe ve çevresi ile Anadolu’nun değişik yerlerinde ticaret kolonileri kurarak iyi örgütlenmiş bir Pazar ağı geliştirmişlerdir. MÖ 19. yüzyılda Asur ticaret kolonilerinin oluşturduğu Pazar ağında: İç Anadolu Bölgesi'nin yüksek Platoları ile Kilikya Ovası arasındaki bağlantıyı sağlayan bir geçit olması ve bu güzergahtan geçen ticaret kervanlarının güvenliğini ve denetimini sağlamak amacıyla hakim noktalara karakollar kurulmuştur. Feke MÖ 6. yüzyılda Perslere, MÖ 333 yılında ise Persleri yenen Büyük İskenderin eline geçmiştir. İskenderden sonra MÖ 1. yüzyıl sonlarına doğru Roma İmparatorluğuna, daha sonraları Bizanslıların eline geçmiştir. 1375 yılında Mısır Memluklarının işgali ile Ermeni hakimiyetine son verildi. Vahka (Feke) Yavuz Sultan Selim’in 1517 yılında Mısır seferi sırasında Osmanlı Devleti tarafından ele geçirilmiştir. Sonraki yıllarda Yüreğir Türkmen Beylerinden Ramazanoğlu ailesinin idaresine girmiştir. Daha sonraki yıllarda Avşarlar, Varsaklar ile Kınık boyuna bağlı sırkıntı, bozdoğan, berber gibi Türkmen boyları bu bölgeyi yaylak olarak kullanmışlardır.

15. yüzyılın sonlarında Osmanlıların Kilikya'yı ele geçirmeleri üzerine Kozanoğulları, Sırkıntıoğulları, Menemencioğulları, Küçükalioğulları gibi birtakım derebeyleri ortaya çıkmıştır. Bunlardan Kozanoğulları Kozan'da idi ve askerleri Feke havalisinde bulunuyordu.

I. Dünya Savaşı sırasında Fransızların Maraş-Antep ve Adana’yı işgalini fırsat bilen Haçin ve Feke Ermenileri buralarda bulunan Türklere, Fransızların tahrikiyle akla hayale gelmedik işkenceler yapmaya başlamışlardır. Kozan’ın Fransızlar tarafından işgal tarihi olan 1919 yılı Feke’nin de işgali demektir.

Gerçi Feke’ye işgal maksadıyla doğrudan bir Fransız askeri kuvveti gelmemiş olmakla beraber,Fransız askerinden güç alan Ermeniler Türklere işkenceye ve işgal hareketine başlamıştır. Ermenilerin bu hareketlerini önlemek için Kaymakam Şeref Bey şehrin ileri gelenlerini ve halkı silahlandırarak bunlarla mücadeleyi başlatmıştır. Ermeni vahşeti kısa zamanda millî bir ayaklanmaya neden olmuştur. Feke'nin bu vahşetten kurtuluşu 1920 yılının Mart ayına rastlar. Arap Ali kumandasındaki kuvvetlerin Feke'ye girmesiyle Feke’nin kurtuluşu gerçekleşmiştir. Fekeliler her yıl 22 Mart tarihini kurtuluş günü kutlamaktadır.

Nüfus
1893 yılında Osmanlı Devleti tarafından yapılan nüfus sayımına göre Feke'nin nüfusu 12.919 kişidir. Bunun %75'i Türklerden, %14'ü Ermenilerden, %9'u Kürtlerden ve %1'i protestanlardan oluşmaktaydı.

İlçenin nüfusu 2020 genel nüfus sayımına göre 16.536'dır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 29261
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:19 pm

Mahalleler
Feke'nin 48 mahallesinin 9'u merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 4.608 kişi (% 22) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 54,4 km uzaklıktaki Çondu'dur. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan, 1.057 kişi ile Paşalı mahallesidir. Feke'nin nüfusu 2017 yılında % 2,74 azalmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:20 pm

İmamoğlu, Adana ilinin bir ilçesidir.

Tarihçe
İmamoğlu’nun en eski yerleşim kalıntıları Çörten Köyü Pekmezci Mahallesi’ndeki “Altınini” kalıntıları ile Koyunevi Köyü’nde bulunan mozaik kalıntıları, mağaralar ve eski küplerdir. Ayrıca Ufacıkören, Sokudaş, Ağzıkaraca, Üçtepe gibi çevre köylerde ve Saygeçit Mahallesi'nde örenler mevcuttur.

1865 Fırka-i Islahiye olayından sonra Kozan-Adana arasında emniyetli ulaşım sağlanması için yol güzergâhı üzerinde bir han ve hanın yanında güvenliği sağlayacak jandarma teşkilatının kurulması politikası neticesinde bugünkü İmamoğlu'nun köyleri kurulmuştur. Fırka-i islahiye harekâtı ile bölgedeki Türkmen aşiretleri bu bölgede yerleşik hayata geçirilmişlerdir. Bu türkmen aşiretlerinin başlıcaları: Avşarlar, Sırkıntıoğulları, Kozanoğulları, Karsantıoğulları, Kırıntı, Hacılar ve Berber Aşireti'dir.[2] Fırak-i Islahiyeden yaklaşık 70 yıl sonra ise bazı köylere Karakayalı Yörükleri tahsis edilmiştir. Ağzıkaraca Köyü'ne ve İmamoğlu - Ceyhan arasındaki Cebre Köyü'ne de bu yörükler gönderilmiştir.[3]

Kozan, 1923–1926 yılları arasında vilayetlik yapılmıştır. 1926 yılında tekrar Adana Vilayeti’ne bağlı ilçe haline dönüştürülmüştür. İmamoğlu ilçesinin bugünkü köylerinin çoğu Cumhuriyet’in ilk yıllarında vardı ve Kozan’a bağlı köylerdi. Çevre köylerin Cumhuriyet’in ilk yıllarında var olduğu tartışmasızdır; ama İmamoğlu isminin nereden geldiği, nasıl olduğu henüz belli değildir. İmamoğlu isminin kaynağı konusunda farklı rivayetler bulunmaktadır ama İmamoğlu isminin 1832 tarihlerinde de(yani II. Mahmut'un son zamanlarında) olduğu bilinmektedir.[2]

Bugünkü İmamoğlu ilçe merkezinin yerinde eskiden “Garipler Mezarlığı” bulunmaktaydı.[4] Çevredeki konar-göçerler cenazelerini buradaki mezarlığa defnederlermiş. Bu mezarlık zaman içerisinde kaldırılarak yerleşime açılmış. Bu bölgenin aynı zamanda eskiden bataklık olduğu ve bol miktarda sivrisinekten dolayı sıtma hastalığı olduğundan yerleşime açılmadığı; ancak yol güzergâhı konumu nedeniyle geliştiği rivayet edilmektedir.[kim?]

İmamoğlu İlçesi, Merkez-i halî alan (boş alan) olduğundan devlet tarafından iskana müsait bölge belirlenerek, Anadolu dışından gelen Türk asıllı göçmenlere tahsis edilmiştir. Bu yüzden 1936 yılında Romanya’dan gelen göçmenler ilçeye bağlı Koyunevi, Yazıtepe ve Ayvalı Köylerine yerleşmişlerdir. Ayrıca, 1938 yılında gelen göçmenler de bugünkü ilçe merkezinin bulunduğu yere hükümetçe yerleştirilmişlerdir. Daha sonra Ceyhan ve Kozan ilçelerinde bulunan Romanya Göçmenleri de İmamoğlu'na taşınmışlardır.

Romanya ve Bulgaristan'dan gelen göçmenlerin ve çevre ilçe ve köylerden gelen yerli halkın yerleşmesiyle İmamoğlu ve çevresinin nüfusu arttı.[kaynak belirtilmeli] Yerleşim, 1917 yılından beri aynı adı taşımaktadır.[5] Daha önceleri Koyunevi Köyü'ne bağlı bir mahalle iken, 11 Mart 1941'de köy statüsü kazandı.[6]

1945 yılında İmamoğlu Pazarı kurulmuştur. Bu pazar, İmamoğlu'nda yaşamı hareketlendirmiştir ve bu yerleşim yeri dikkat çekmeye başlamıştır. 1946 yılından itibaren göçer Yörükleri ile civar köylerde barınan yarı göçebe hayatı yaşayan aşiretler de İmamoğlu’nu mesken tutmuştur.

İmamoğlu ilçesi Yörüklerin iskân edildikleri, yerleştikleri bir bölgedir. İmamoğlu köylerinde küçükbaş hayvan yetiştiren köylüler bulunmaktadır. Yörükler'in İmamoğlu'nda kışladıkları, Ramazan ayında teravih namazlarını bir çadırda toplanarak kıldıkları, namaz kıldıran imamın oğlu burada öldüğünden yerin adının İmamoğlu kaldığı anlatılmaktadır. Bir başka anlatımda ise buraya ilk olarak Tokat’tan imam gelip yerleştiği, o öldükten sonra oğlundan "imamoğlu" diye bahsedildiği aktarılmaktadır.[7]

Bir başka anlatımda, İmamoğlu isminin, bir imamın oğlunun Toroslar’dan doğan Çepelce Deresi üzerinde kurulan köprübaşında inşa ettiği handan geldiği ifade edilmiştir. Çepelce Deresi İmamoğlu ilçe merkezinden geçmektedir ve dere üzerinde köprü bulunmaktadır.

2 Ekim 1949 tarihinde Daimi Asayiş Karakolu olarak Jandarma Teşkilatı kurulmuştur.
1950 yılında Bulgaristan’dan gelen Türk asıllı Göçmenler iskan edilmişlerdir.
30 Temmuz 1959 tarihinde Bucak Teşkilatı statüsüne kavuşmuştur.
1964 yılında Belediye Teşkilatı kurulmuştur.
İmamoğlu, 19/06/1987 tarih ve 3392 sayılı 103 ilçe kurulması hakkındaki kanun ile Kozan İlçesinden ayrılarak bağımsız ilçe statüsüne kavuşmuştur.[8]
Coğrafya
İmamoğlu İlçe merkezi; Adana İl merkezine 45 km, Kozan İlçe merkezine 27 km mesafede olup; Adana’dan Kozan, Feke, Saimbeyli ve Tufanbeyli’ye giden yol güzergâhı üzerinde bulunur. İmamoğlu'nun yüzölçümü 424 km²'dir. kuzeyinde Kozan, güneyinde Yüreğir ve Ceyhan, doğusunda Ceyhan ve Kozan, batısında ise Aladağ ve Karaisalı ilçeleri bulunur. Yer şekilleri genel olarak ovasal özellikler gösterip, tarıma elverişli alüvyonal araziler ağırlıktadır. İlçenin kuzeyinde karstik yer şekilleri görülebilmektedir. İlçe rakımı 90 m olup, kuzeye doğru bu rakam artış gösterebilmektedir.

İklim
İlçe iklimi, tipik Akdeniz iklimi özelliklerini radikal bir biçimde göstermektedir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlıdır. Yağışlar yağmur ve dolu şeklindedir.

Nüfus
Nüfusun çoğunluğu tarım ve hayvancılıkla geçinir. İlçenin 27 mahallesi bulunmaktadır. Adana şehir merkezine 45 km uzaklıktaki ilçenin ana gelir kaynağı tarımdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:20 pm

Ekonomi
İlçe ekonomisi büyük oranda tarıma dayalıdır. İlçenin temel gelir kaynağı tarımdır ama sulama sondaj kuyularından sağlandığı için yetersizdir. Tarımsal üretime dayalı imalathaneleri ve küçük ölçekli sanayi tesisleri vardır. Tarım ve hayvancılığın çok önemli olduğu ilçede, üretilen en önemli tarım ürünleri; mısır, buğday, şeftali, zeytin, soya, patates, kekik, nane, ayçiçeği, pamuk, yer fıstığı gibi ürünlerdir. Sulu arazilerde ikinci ekim yapılabilmektedir. Ayrıca örtü karpuzu ve narenciye yetiştirilmektedir. Hayvancılık alanında en önemli faaliyetler, besicilik ve arıcılıktır. İlçede koyun, keçi, sığır yetiştiriciliği yapılmaktadır. Süt Toplama ve Süt İşleme Tesisi, Un fabrikası, yer fıstığı sökme makinesi imalatı, arı kovan üretimi gibi ekonomik faaliyetler, ilçe ekonomisinin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.

İmamoğlu Salı Pazarı, her hafta salı gününde ilçe merkezinde kurulmaktadır. İmamoğlu Salı Pazarı, yörede kurulan en büyük pazar olup, bünyesinde hayvan pazarı, süt ve süt ürünleri pazarı ve mutfak gereçleri pazarı barındırır. Salı günleri 07.00-14.00 saatleri arasında kurulan pazar, yöredeki önemli ticarî platformlardan biridir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:31 pm

Karaisalı, Adana'nın bir ilçesidir.

Coğrafya

İlçede yer alan Kapıkaya Kanyonu (Mart 2015)
İlçe, Toros Dağları'nın başladığı noktadadır. Kuzey bölgeleri dağlık, güney bölgeler düzlüktür. İlçenin yüksek noktası 2400 metre ile Akdağ'dır.

Tarihi mekânlar

Karaisalı Saat Kulesi (Mart 2015)
Karakılıç Mahallesi yakınlarında geçmişi Roma dönemine ait olan Milvan Kalesi
Altınova Köyü yakınlarındaki tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan Kesiri Han
Karaisalı'nın 40 km kuzeydoğusundaki Etekli Mahallesi'nde bulunan Keçi Kalesi adıyla anılan, Romalıların yaptığı oldukça yüksek ve etrafında bulunan zindan
Karaisalı'nın 35 km kuzeydoğusundaki Barakdağı Mahallesi sınırlarında bulunan, Keçi Kalesi ve Barakdağı arasında kalan vadiyi gözetlemek amacıyla Romalıların yaptığı Yanık Kale ve tarihi kalıntılar
Hacıkırı Mahallesi yakınlarında bulunan yaklaşık 100 m yüksekliğinde, 1903 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından Almanlara yaptırılan ve kendine özgü tasarımıyla dikkat çeken Varda (Alman) Köprüsü
Kızıldağ Yaylası'ndaki Çevlik Kalesi[1]
Doğal güzellikleri
İlçe merkezinin kuzeydoğusundaki Merkezboztahta mevkiinde Dokuzoluk Mesire Alanı mevcuttur.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 2:12 pm

Mahalleler
Karaisalı'nın 62 mahallesinin 9'u merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 7.146 kişi (% 33,7) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 44,1 km uzaklıktaki Etekli'dir. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan, 874 kişi ile Çukur mahallesidir. İmamoğlu'nun nüfusu 2017 yılında 61 kişi azalmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 2:13 pm

Karataş, Adana


İl plaka kodu 01
Karataş, Adana'nın bir ilçesidir. Doğu Akdeniz bölgesinde Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin doğal sınırları içerisinde kurulmuş olup Adana'ya 48 km uzaklıktadır.

1986 yılında Adana'da Yüreğir ilçesinin kurulmasıyla köylerinin bir kısmı bu ilçeye bağlanmıştır ve 2020 yılı itibarı ile 43 mahallesi vardır.

Yüzölçümü 922 km²dir.

Tarihçe
Tarihi çok eskilere dayanan Karataş M.Ö. 1000 yıllarında askeri ve ticari önemi olan yollar üzerinde kurulmuş bir liman şehridir ve antik dönemlerdeki ismi Magarsus'tur. M.Ö. 1900'lü yıllarda Arvaza ve Huri krallıklarının, M.Ö. 1530'lu yıllardan sonra da Hitit krallığının idaresine girmiştir. M.Ö. 1200'lerden önce Kue, sonra da Asur krallığının egemenliğine geçmiştir. Karataş'ta bulunan yazılı eserlerin çoğu Kue Krallığı zamanına rastlamaktadır.

Antik dönemlerde coğrafi konumu önemli olan şehir, aynı zamanda Ceyhan nehri boyunca o dönemde kurulmuş olan Mopsuhestia, Hemite ve Asitavandaya şehirlerine kilit bir noktadadır.

Şehir ortaçağda Roma ve Abbasilerin egemenliğini yaşamış ve 1517 yılında Osmanlıların idaresine girmiştir. I. Dünya Savaşı'ndan sonra bir yıl Fransız işgali altında bulunan kent 1928 yılında bucak, 1957 yılında da ilçe olmuştur.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 2:14 pm

Mahalleler
Karataş'ın 43 mahallesinin 5'i merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 9.602 kişi (% 43,5) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 58,7 km uzaklıktaki Tabaklar'dır. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan mahalle, 2.017 kişi ile Bahçe'dir. Karataş'ın nüfusu 2017 yılında % 1,06 artmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 2:14 pm

Tarihi yerler
Yanık Kilise (Karakilise Kalıntısı)
Antik Magarsus Kilisesi
Magarsus Antik Tiyatrosu
Menzil Hanı Kalıntısı
Tarihi Han Kalıntısı
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 2:50 pm

Kozan

Madde


Resmî site
Belediye
Kozan, Adana ilinin bir ilçesidir. Adana ovasının Yukarı Ova denilen kısmında düz arazinin tepelik bölgeye geçtiği kesimde kurulmuş olup, il merkezine uzaklığı 73 km'dir. İlçe kuzeyde Kayseri, Yahyalı, Feke, Saimbeyli; doğuda Osmaniye, Kadirli; güneyde Ceyhan, İmamoğlu; Batıda Aladağ ilçeleriyle çevrilmiştir. İlçenin yüzölçümü 1690 km²'dir. Adana'nın (metropoller hariç) iki büyük ilçesinden birisidir. Ayrıca Adana İl Sınırları içindeki en geniş (yüzölçüm olarak) ilçe durumundadır. Tarih boyunca önemli bir yerleşim olan Kozan Kilikya Ermeni Krallığı'nın başkentliğini yapmış olup Osmanlı Dönemi ve Cumhuriyet Dönemindeyse 1926'ya kadar vilayetlik (il statüsü) yapmıştır. Ancak 1926'da bazı milletvekilleri yüzünden vilayetliği lağvedilmiştir. Ayrıca vilayetken Fevzi Çakmak'ı TBMM'ye milletvekili olarak göndermiştir.

Profesyonel liglerde oynayan tek takımı Kozanspor'dur. 3.Ligde mücadele etmektedir. Kulüp tarihi boyunca bir 3.Lig bir Bölgesel Amatör Lig arası gidip gelse de 2015 yılında 3.Lige yükselmiş ve bir daha hiç düşmemiştir. İç saha maçlarını İsmet Atlı Stadında oynar.

İlçenin Kozan Dağı, Dengin Yoktur Kozan ve Kozan gibi çok sayıda tanıdık türküleri bulunmaktadır. Otağ TV adında bir televizyon kanalı, Kozan FM ve Sis FM adında da iki radyosu bulunmaktadır. 7 adet yerel gazetesi bulunan Kozan, İnternet haberciliğinde çoğu ilden ileri durumdadır. Eğitimde de oldukça iyi olan Kozan'ın Okuryazarlık Oranı çoğu ilçeden yüksektir. İlçede Çukurova Üniversitesi'ne bağlı yüksekokul mevcuttur. İlçeye 4 yıllık fakülte kurulmuştur. Ekonomide de yükselen güç olan Kozan'da Kozan Organize Sanayi Bölgesi bulunmaktadır. Türkiye'nin birçok yerinde Kozan'dan göç etmiş olanların kurmuş olduğu, Kozan adını taşıyan yerleşim yerleri de mevcuttur (Kozanlı, Kulu, Kozanlı, Soma, Kozan, Çandır, Kozan, Serik, Hacılar vb).

Etimoloji
Şehrin bilinen en eski ismi Sis veya Siski'dir. Roma kontrolü altında şehire Flavias veya Flaviopolis denilmiştir.[3] Bizans döneminde ise şehrin eski Yunanca ismi olan Sision (Σίσιον) yaygınlık kazanmıştır.[4] Ermenicede şehre Sis (Սիս) veya Sissu denilmiştir. Şehre Kozan (Osmanlıca: قوزان) isminin verilmesi, aslen Gaziantep'in Kozan köyü kökenli Kozanoğlu Hanedanı'na (1689-1865) dayanmaktadır.[5]

Kozan adı eski Türkçede aynı zamanda bazı boyların totemi olan “Yaban Tavşanı” (İng. jack Rabbit, Hare) anlamına gelir. Genellikle Ogur Türkçesinde çok eskiden kullanılan “Ksoran” biçiminin, Ogur-Oğuz değişimiyle yani –r ve –s/z değişimiyle “Kozan” şeklini almasıyla oluşmuştur. Diğer Kuzey Türkçelerinde çoğunlukla “Kıyan-Kuyan-Koyon-Köyön-Kodan-koygun” biçiminde görülen bu kelime Türkiye’de Orta Anadolu’da “Göcen-Gocen-Gozan” biçiminde fakat “Yaban Tavşanı Yavrusu” anlamında kullanılır. Orta çağdan önce kaydı yoktur fakat kesinlikle iki nedenden dolayı daha eskidir. 1- bazı kuzey-doğu formları çok eski bir biçimi olan *Koḏan (Kozan) şeklindedir. 2- *Kuyan kelimesi Çuvaşca’daki (Ogur) eski *X/Ksoran biçiminin daha yeni bir formunun oldukça eski bir kanıtıdır ki burada –r ve -ḏ yani –s/z değişiminden dolayı *Koḏan (Kozan) biçimini alır. Diğer formları ise; Teleüt: Koyon/Köyön, Khakas: Kozan/Xozan, Tuva: Kodan/Koygun, Türkmen: Tawşan/ Dawuşğan, Bulgar: Tawşan ve Kıyan/Kuyan, biçimindedir.[6]. Ayrıca; Eski Uygurcada (8. yy.): Koyan/koyun, Çağataycada PdC: Koyan, Harezm’de: koyan, Codex Cumanicus'ta: Koyan, Biruni’de: Tuşkan, Kaşgarlı’da: Tavyişgan, «Imennik» Yıl 866 (Bul): Dvansh, Dovshon, Tatar: Kuyan, Taushan ve Karaçay-Balkar: K’on, olarak kayıtlıdır. Modern lehçelerde ise; Başkurd: kuyan, Nogay: Koyan, Kazak: Koyan, Kırgız: Koyon, Karakalpak: koyan, Altay: koyon / köyön, Leb (Lop/Karluk): koyon / köyön, Koyb: kozan, Sakha: Kozan, Şor: Kozan, Hakas: Hozan, ve bazı orta kuzey, orta güney ve kuzey batı lehçelerinde koyan vb. biçimlerdedir.[7]

Nüfus
1893 yılında Osmanlı Devleti tarafından yapılan nüfus sayımına göre Sis (Kozan) kazasının nüfusu 32.507 kişidir. Bunun %56'sı Müslümanlardan (çoğunluğu Türk), %43'ü Gayrimüslimlerden (çoğunluğu Ermeni) oluşmaktaydı.[8] Kazada 18.338 Türk (Müslüman), 14.026 Ermeni, 56 Katolik ve 87 Protestan yaşamaktaydı.[8] Aynı yılda Kozan sancağının toplam nüfusu 84.312 idi. Bunlardan 55.269 (%66) Müslüman ve 29.043 (%34) gayrimüslim idi.[8]

İlçenin nüfusu 31 Aralık 2020 tarihinde açıklanan ADNKS kesin sonuçlarına göre 132.974'tür.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyPerş. Mart 23, 2023 2:50 pm

Not 1: 1987 yılında İmamoğlu ilçesinin kurulması ile nüfus azalmıştır.

Not 2: Büyükşehir yasası nedeniyle köyler mahalle statüsüne geçtiğinden 2013'ten itibaren kır nüfusu tabloda yer almamıştır.

Kozan ilçe merkezi ve köylerin tamamı Müslüman Türklerden oluşmaktadır, etnik yapıda farklılık yoktur. Ancak az sayıda Balkan Göçmeni bulunur. İlçenin bugünkü görünümde dış savaşlar sırasındaki dış göçler etkilidir. Özellikle Aydın-Söke, Musul-Kerkük ve Bulgaristan ve Makedonya göçmenleriyle yerli Halk olan Varsak, Sırkıntılı Karakeçili, Sarıkeçili Türkleriyle beraber bölgedeki Türk nüfusunu oluşturur. Türklerden ayrı olarak Toros Arapı denen Arap ırkı Torosların eteklerinde yaşarlar.

Mahalleler
Kozan'ın 103 mahallesinin 18'i merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 90.908 kişi (% 69,7) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 79 km uzaklıktaki Y.Keçili'dir. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan mahalle, 1.540 kişi ile Hamam'dır. Kozan'nın nüfusu 2017 yılında %0,36 kişi artmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 12:18 pm

Pozantı, Adana iline bağlı bir ilçedir.

Tarihi boyunca Pozantı’ya çeşitli milletler tarafından değişik isimler verilmiştir. Pozantı’nın ilk çağlarda adı Pendonsis veya Pendosis idi. Araplar El Bedendum demişler, Türkler de Bozantı ismini vermişlerdir.

Tarihçe
Gülek Boğazı yolu birçok milletin konup göçtüğü Pendonsis şehri kalıntıları üzerine kurulmuş, tarihi boyunca coğrafi konumundan dolayı önemli bir konak yeri olmuştur.

Pozantı ve çevresi Hititlerin, Perslerin, İskender’in, Roma ve Bizans İmparatorluğunun idaresinde kaldıktan sonra, Abbasiler devrinde bilhassa Halife Harun Reşit zamanında bu bölgeye çok sayıda Türk aşiret ve boyu yerleştirildi. 1015 tarihinden itibaren Anadolu’ya başlayan Türk akınları buralara kadar uzandı. 1071 Malazgirt zaferinden sonra Türkler'in hakimiyetine alındı. Haçlı seferleri sırasında yeniden Bizansların eline geçen Pozantı daha sonra Kilikya Ermeni Krallığı ve Memlüklere bağlı Ramazanoğullarının eline geçtikten sonra Yavuz Sultan Selim’in 1517 seferi ile Osmanlı topraklarına katıldı.

Mondros Ateşkes Antlaşmasının imzalanmasından sonra Anadolu, işgal güçlerinin istilasına uğramakla Pozantı’da Fransızların işgaline maruz kalmıştır. 25 Mayıs 1920'de Pozantı düşman işgalinden kurtarılmıştır.

Bu esnada Adana da Fransızların işgali altındaydı. İl merkezi 5 Ağustos 1920 Pozantı kongresinden sonra, Pozantı’ya taşındı. 1954 yılına kadar bucak olan Pozantı bu tarihte ilçe olmuştur.

Turizm
Pozantı, Çukurova Bölgesini ve Akdeniz kıyılarını İç Anadolu’ya bağlayan en kolay ulaşım yolu üzerinde bulunmaktadır. Sözü edilen ulaşım kolaylığı aynı zamanda turizmin Pozantı’dan geçerek bir taraftan İç Anadolu’ya (Kapadokya, Ihlara Vadisi, Konya, Ankara, Kayseri) diğer taraftan Akdeniz Bölgesi (Adana, Mersin, Osmaniye, Gaziantep, Kahramanmaraş, Hatay) ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin (Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin) ulaşımını sağlamaktadır. Bölgede Aladağ Milli Parkı ve Demirkazık zirvesi,

Çiftehan kaplıcaları, Ulukışla Karagöl ile Bolkar dağları özellikle yazın turizmin yoğunlaştığı alanlardır. Bu alanlara giden insanlar Pozantı’da konaklayarak günübirlik gidip gelebilmektedir. Günübirlik konaklama giderek yaygınlaşmaktadır. Halihazırda bu kişilere ilçede konaklama dışında diğer turizm imkanları (organizasyon, turlar, turistik eşya satışı, alışveriş mekanları vb.) sunulamamaktadır
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 12:56 pm

Mahalleler
Pozantı'nın 21 mahallesinin 5'i merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 11.305 kişi (% 58,Cool yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 42,4 km uzaklıktaki Çamlıbel'dir. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan mahalle, 1.542 kişi ile Kamışlı'dır. Pozantı'nın nüfusu 2017 yılında % 0,76 azalmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 12:57 pm

Tarihi eserler
İlçe merkezinde bulunan tek tarihi eser, 1919 yılında kolordu komutanı Ahmet Cemal Paşa tarafından yaptırılan Cemal Paşa camii ve çeşmesidir. Bu camii sonradan onarılmıştır. Bugün ise bazı dini günlerde artan cemaata cevap verebilmesi için bir kat daha yükseltilmiş ve üzeri kubbeler ile örtülmüştür.

İlçe sınırları içerisindeki eski ve yeni Anahşa kaleleri Tekir tabyaları vardır. 1671 tarihinde Gülek’in girişindeki tarihi Anahşa kalesini gören Evliya Çelebi, orasının mamur bir kale olduğunu yazmaktadır. Araplar, Hüsnüs-Sekabile derdi.

Eski Konacık 4 km doğusundaki yalçın bir dönemecin gediği üzerine kurulu Anahşa kalesi de birkaç kez onarılmıştır. Tekir tepesini iki yönden kontrol altında tutan bugünkü E-90 karayolu kenarında üst kısmı yıkılmış, toprak altındaki bölümleri sağlam olan bir ara bölümünde bulunduğu Tekir tabyaları ise Mısırlı İbrahim Paşa zamanından kalmadır (19. yy başları). Aşçıbekirli köyü yakınlarındaki Fenese harabelerinin ise Bizans devrine ait bir şehir kalıntısı olduğu sanılmaktadır. Şeker pınarındaki tarihi taş köprü (Ak köprü) Ekim 1981'de meydana gelen sel taşkını sırasında yıkılmıştır. Bu köprünün tarihi hakkında kitabesinin kaybolması nedeniyle kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak köprü eski yapısal özellikleri bozulmadan tekrar onarılmıştır. Kamışlı köyü sınırlarında bulunan Ören ve Asar yaylarının da eski birer şehir kalıntısı olduğu söylenmektedir. Bu da topraktan çıkan eskiye ait kalıntılar ve künkle (taş boru) su yolu bozuntusu ile eski su yolu deposu bozuntularından anlaşılmaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 12:58 pm

Saimbeyli


Türkiye'de yeri
Türkiye'de yeri
Adana location Saimbeyli.svg
Ülke Türkiye
İl Adana
Coğrafi bölge Akdeniz Bölgesi
İdare
• Kaymakam Mehmet Fatih Kestioğlu
• Belediye başkanı Mustafa Şahin Gökçe (MHP)
Yüzölçümü
• Toplam 1.157 km² (446 mil²)
Rakım 945 m (3.100 ft)
Nüfus (2018)
• Toplam 15,338
• Kır -
• Şehir -
Zaman dilimi UTC+03.00 (TSİ)
Posta kodu 01740
İl alan kodu 0322
İl plaka kodu 01
Resmî site
[1]
Saimbeyli, Adana ilinin nüfus bakımından en küçük[2] ilçesidir. Eski adı Haçin (Ermenice: Հաճն Hacn) olup, ilçeyi Fransız işgalinden kurtaran Saim Bey'in hatırasına, ismi Saimbeyli'ye çevrilmiştir. İlçe merkezinin nüfusu 2021 yılı NüfusU ADNKS'e göre 14.030 kişidir. Adana'ya uzaklığı 157 km'dir, ve Saimbeyli'ye bağlı 33 Mahalle bulunmaktadır. Ekonomik olarak Kozan'a bağlıdır.

Tarihçe
İlçenin kuruluşu hakkında elde kesin bilgiler bulunmaktadır.
Tarihi kalıntılara göre Hititler devrine kadar uzanmaktadır. İlçenin eski adı Haçin'dir. Bu ismin de ovaya egemen olan Anavarza Beyliğin'den geldiği ve Bey Toryo'nun oğlunun adı olduğu bilinmektedir. Bölge çeşitli uygarlıkların etkisi altında kalmıştır. Osmanlı döneminde Maraş sancağının Elbistan kazasına bağlanmıştır. Kurtuluş savaşı sırasında Fransız işgali altında kalmış, 18 Ekim 1920'de Yüzbaşı Doğan ve Kaymakam Saim Bey tarafından kurtarılan bölge 1922 yılında Kaymakam Saim Bey'den dolayı bu adı almış, yeni bir ilçe olarak kurulmuştur.
1928 yılında da bugünkü yerine nakledilmiştir.

Saimbeyli ile ilgili ilk bilgileri, İlçeyi ziyaret eden seyyahlar ve araştırmacılardan öğrenmekteyiz: V.Langlois (1852 -1853), Rahip Alishan (1800’lü yılların sonu), W. M.Ramsay (1800’lü yılların sonu), F.X.Schaffer (1900’lü yılların başı), C.Texier (19. y.y ilk yarısı) gibi seyyahlar Saimbeyli’yi ziyaret etmiş ve ilçenin ekonomik ve sosyal yaşantısının yanı sıra tarihsel dokusu ile ilgili bilgiler de vermişlerdir.
İlçe 1800’lü yıllardan itibaren bu seyyahlarca Hadchin, Hadjine, Hacın, Hadschin ve Haçin olarak adlandırılmıştır. W. M. Ramsay ise ilçenin Roma ve Bizans Dönemleri’ndeki adının Badimon olduğunu yazmaktadır.

Çukurova Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Y.Doç. K.Serdar Girginer tarafından yürütülen “Adana İli ve Çevresi Arkeolojik Yüzey Araştırmaları Projesi” kapsamında ilçenin 2003 yılında çok kapsamlı ve titiz bir çalışmayla arkeolojik kültür envanteri çıkarılmış ve ilçeyle ilgili ilk bilimsel sonuçlar elde edilmiştir.

Bu çalışmadan elde edilen veriler ışığında İlçe tarihinin Roma Dönemi’ne kadar uzandığı tespit edilmiştir.Bu çalışmada İlçede Roma, Bizans ve Ermeni Dönemi yerleşmelerine ait pek çok anıtsal eser tespit edilmiş ve İlçenin zengin kültürü Arkeolojik literatüre kazandırılmıştır.

Coğrafyası

Yeşilbağlar'da bulunan Obruk Şelalesi (Nisan 2016)
İlçe merkezi Göksu Çayı'nın kıyısında kurulmuştur. İlin kuzeyinde yer alan ilçenin denizden yüksekliği 1050 metre olup, toprakları dağlıktır. Orta Toroslar zincirine dahil olan Dibek Dağı ilçenin doğusunda, Bakır Dağı batısında yer alır. Dağlar derin akarsu vadileriyle parçalanmıştır. Dağların yüksek kesimleri köknar, kızılçam, karaçam ve sedir ormanları ile kaplıdır. Seyhan Irmağının başlıca iki kolundan biri olan Göksu ilçe topraklarını sular.

Adana’yı Pınarbaşı üzerinden Kayseri’ye bağlayan yol ilçe merkezinden geçer.

Nüfus
1893 yılında Osmanlı Devleti tarafından yapılan nüfus sayımına göre Haçin (Saimbeyli)'in kaza nüfusu toplam 24.057 kişidir (11,452 kadın, 12,605 erkek). Nüfus 13.026 Müslüman, 10.204 Ermeni Apostolik, 145 Katolik ve 682 protestanlardan oluşmakdadır.[3]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 1:47 pm

Mahalleler
Saimbeyli'nin 28 mahallesinin 3'ü merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 3.596 kişi (% 24,2) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 46,4 km uzaklıktaki Topallar'dır. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan mahalle, 1.184 kişi ile Karakuyu'dur. Saimbeyli'nin nüfusu 2017 yılında % 2,61 azalmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 1:48 pm

Ekonomi
Ekonomisi hayvancılık ve tarıma dayalıdır. En çok koyun ve kıl keçisi beslenir. Tarım ürünleri ilçe halkının ihtiyacını karşılayacak seviyede olup, başlıca tarım ürünleri buğday, arpa, kiraz, baklagiller ve üzümdür. İlçe topraklarında demir yatakları vardır. Ormancılık gelişmiştir. Ayrıca ilçe sınırları içerisinde bulunan yaylalar ilçe ekonomisine katkı sağlamaktadır.

Çatak Yaylası
Saimbeyli -Tufanbeyli kara yolunun 2. kilometresinden sola dönülerek bahçeler arasından geçen 3 kilometrelik stabilize yolla ulaşılmaktadır. Saimbeyli'den belediye otobüs seferleri bulunmaktadır. Dağ yamacından akan küçük şelalelerin beslediği anıt çınar ağaçlarının gövde ve dalları üzerine kurulmuş çardaklarda piknik yapılabilen bir yayladır. Bol su kaynakları olan Çatak yaylası, Saimbeyli ilçesinin su ihtiyacını karşılamaktadır. Otobüs şu anda calışmamaktadır yollar acıktır ama özel aracları oaln insanlar yardımcı olurlar

Obruk Yaylası
Obruk yaylası Saimbeyli ilçesine 4 km uzaklıkta olup ana yoldan stabilize bir yola sapılır ve yaklasık 10 dk lık bir yolculuktan sonra Obruk'a ulaşılır. Burası belediye ve karayolları tarafından düzenlenmış ve halkın kullanımı için açılmıştır. Doğa yürüyüşü için ve bir mesire alanı olarak, bol su kaynaklı bir doğa harikasıdır. Suyun kaynağının olduğu yerde yapay bir havuz vardır.
Girmesi cesaret isteyen bu su "karpuz çatlatan" olarak anılır. Obruk yaylası ile çatak yaylası aynı yeri isimlendirmektedir. Ayrıca yaz aylarının vazgeçilmezi olan rafting yapmak için yurt dışından gelenler, ilçe ekonomisi için bir gelir kaynağıdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 1:53 pm

Tufanbeyli Adana ilinin bir ilçesidir.[1]

Doğusunda Kahramanmaraş'ın Göksun ilçesi, batısında Kayseri'nin Develi ve Tomarza ilçeleri, güneyinde Saimbeyli, kuzeyinde ise Kayseri'nin Sarız ilçesi) bulunur. Yüzölçümü 964 km2, nüfus yoğunluğu yaklaşık 25 kişi/km2'dir. Coğrafi yapısı itibarıyla bağlı olduğu Adana ve komşu illere çok uzaktır. Adana'ya 196, Kayseri'ye 178 ve Kahramanmaraş'a 160 km uzaklıktadır. Rakımı 1440 metre civarındadır.

Tarihçe
Tufanbeyli ilçesi sınırları içerisinde kalan Comona (Şar Köyü)'nın tarih sahnesinde önemli yeri vardır. İlçedeki en önemli tarihi kalıntıların bulunduğu Şar Köyü'nde Roma, Bizans ve Hitit dönemlerine ait kalıntılar bulunmaktadır. Bunlardan ayakta olanlardan bazıları Ala Kapı, Kırık Kilise ve Antik Tiyatrodur. Tufanbeyli Hitit döneminin önemli merkezlerinden biridir. Kizzuwatna Krallığının en önemli merkezlerinden olan Comona o dönem için dini bir devlet niteliğindeydi. İç işlerinde bağımsız dış işlerinde ise Hitit Krallığına bağlı olan bu dini gücü olan devlet döneminde önemli olaylar cereyan etmiştir. Hitit Kralları insanlar üzerindeki etkisini yükseltmek için Kizzuwatna Krallığından kızlarla evlenirler ve bu dini gücü kullanırlardı. Tarihin ilk yazılı anlaşması olan Kadeş anlaşması Hitit Kralı III. Hattuşili, Mısır Firavunu II. Ramses ve Hitit Kralının eşi (Kizzuwatna Kralının kızı- Puduhepa) arasında imza edilmiştir. Buradan hareketle Tufanbeyli ve çevresinin tarihteki önemli yeri bir kez daha ön plana çıkmaktadır.

Coğrafya
Nur Dağları'nın devamı olan Binboğa Dağları ve Batı Toroslar'ın devamı olan Tahtalı Dağları arasında kalmış, engebeli ve kırık bir arazi yapısına sahip yüksek bir plato görünümündedir. 3000 metrenin üzerine çıkan yükseklikler vardır. Tufanbeyli'ye ulaşım güneyden Obruk beli geçidi, doğudan Kan geçidi, batıdan Gezbeli geçidi ile sağlanır. Seyhan Nehri'nin bir kolu olan Göksu ırmağı ilçenin yakınından geçer ve ilçe topraklarını kuzeyden güneye ikiye böler.

İlçe iklim bakımından karasal iklim yapısına sahiptir. Yazlar sıcak ve kurak, kışları soğuk ve yağışlı geçer. Bitki örtüsü yönünden fakirdir. İlçenin kuzeyinde kalan dağlık bölgelerde çam, sedir, köknar ve ardıç ormanları bulunur. Ekilebilir arazi ilçenin güneyinde ve güneydoğusunda daha çoktur.

Nüfus
Tufanbeyli, ilçe merkezine bağlı 3 merkez mahallesi ve 30 dış mahalle olmak üzere toplamda 33 mahalleden oluşmaktadır. 1958 yılına kadar Höketçe adıyla Saimbeyli'ye bağlı bucakken "Mağara" adıyla ilçe olmuş, 1965'te Çukurova bölgesi Kuvay-i Milliye komutanlarından Aydınoğlu Osman Tufan Bey'in adına izafeten bugünkü adını almıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 1:54 pm

Mahalleler
Tufanbeyli'nin 33 mahallesinin 3'ü merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 5.825 kişi (% 35,0) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 31,8 km uzaklıktaki Pekmezli'dir. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan mahalle, 1.390 kişi ile Çatalçam'dır. Tufanbeyli'nin nüfusu 2017 yılında % 5,23 azalmıştır.

Dışa göç konusunda yıllardır süren bir durumu mevcut olan ilçenin, iş bulmak amacıyla çeşitli illere göç etmiş yoğun bir nüfusu vardır. Başta Adana, Kayseri ve Mersin olmak üzere Türkiye'nin çeşitli illerinde, ayrıca Almanya, Fransa başta olmak üzere, Hollanda ve diğer avrupa ülkelerinde yaşayan yoğun bir nüfusu bulunmaktadır.[kaynak belirtilmeli]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 1:54 pm

Ekonomi
İlçe, ekonomik olarak Kozan ve Kayseri'ye bağlıdır. Bununla birlikte, ilçe sınırlarında yer alan geniş linyit sahaları sebebiyle, son yıllarda enerji firmalarının da ilgisini çekmeye başlamış ve kömürlü termik santraller kurulmaya başlanmıştır. 2018 yılı itibarıyla bir kömürlü termik santral üretimde ve bir diğer santral içinse ÇED Olumlu kararı verilmesinin ardından inşaası beklenmektedir. Bölge halkının büyük kısmı dolaylı ya da doğrudan bu santral katkısıyla geçimini sağlamaktadır Bunun yanı sıra, yöre halkının özellikle kırsal bölgelerinde yaşayanlar, geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlamaktadır.

Tarım
İlçede buğday, şekerpancarı, fasulye, nohut, patates üretimi çoğunluğu oluşturmaktadır. Son yıllarda meyvecilik içinde adımlar atılmaktadır. Su kaynakları açısından zengin olmasına rağmen kullanım yönünden zayıftır.

Köyleri
Tufanbeyli ilçesine bağlı 30 adet mahalle bulunmaktadır. Bu köyler sırasıyla Karadurdu, Karaburun, Akçal, Akpınar, Ayvat, Bolatpınar, Bozgüney, Çatalçam, Çukurkışla, Damlalı, Demiroluk, Doğanbeyli, Doğanlı, Elemanlı, Evci, Fatmakuyu, Hanyeri, İğdebel, Karsavuran, Güzelim, Kayapınar, Kayarcık, Kirazlıyurt, Koçcağız, Ortaköy, Pekmezli, Pınarlar, Şarköy (Comana), Taşpınar, Tozlu, Yeşilova ve Yamanlı mahalleleridir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ - Sayfa 2 EmptyCuma Mart 24, 2023 1:58 pm

Yumurtalık, Adana ilinin bir ilçesidir. Eski adı Ayas olup, Türkçeleştirmek adına ismi Yumurtalık'a çevrilmiştir.

Tarihçe
İlçenin eski adı Ayas'tır ve halk arasında bu isim hala kullanılmaktadır. 1959 yılına kadar Ceyhan'a bağlı bir bucak olan Ayas bu tarihte ilçe olmuştur. İlçenin tarihi ortaçağa kadar uzanır.

Coğrafya
Adana merkezine 80 km, komşu Ceyhan'a 30 km mesafededir. Yüzölçümü 501 km² olup 24 mahallesi vardır. Yumurtalık'ın Marko Polo İskelesi, Kız Kalesi, Lagun Gölleri ve Milli Parkı, Ayas Antik Kenti gibi gezilebilecek noktaları bulunmaktadır.[3]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
 
01....ADANA GİZEMİ TARİHİ
Sayfa başına dön 
2 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2
 Similar topics
-
» ÇİN İMPARATORLUĞU
» Kore Tarihi
» Japonya Tarihi
» Osmanlı İmparatorluğu'nda Gazete Reklamlarının Tarihi Gelişimi
» hindistan tarihi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
asianeagle.niceboard.com :: TURKEY-
Buraya geçin: