asianeagle.niceboard.com
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Asianeagle
 
AnasayfaPortalGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ

Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPaz Eyl. 03, 2017 7:03 am

01 - Adana ismi ve tarihi

Adana Tarihi ve Tarihçesi
Arkeolojik çalışmalar sonucu ortaya çıkan bilgilere göre Çukurova Bölgesi'nde çok eski devirlerden beri yüksek kültürlü medeniyetlerin yaşadıkları bilinmektedir.
Çukurova'nın belirgin tarihi Kitvanza Krallığı ile başlamaktadır. Bu konuda Hitit Devleti'ne ait kitabelerden bilgi alınmıştır. Bu Krallık M.Ö. 1335 yıllarında Hititlerin himayesine girmiştir.

Hitit Devleti'nin M.Ö. yaklaşık 1191 – 1189 yılları arasında batıdan gelen akınlarla yıkılması ile birçok küçük krallıklar ortaya çıkmıştır. Sırasıyla Kue Krallığı Asurlular Klikya Krallığı İranlılar Makedonyalılar Selokidler Çukurova Korsanları Romalılar hakim olmuştur. Romalılar zamanında Çukurova ve Adana'nın geliştiği söylenebilir. Çünkü burada yapılan büyük köprüler yollar ve sulama tesisleri ile başta Adana olmak üzere Çukurova oldukça gelişmiş ve önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Roma İmparatorluğunun yıkılışı ile birlikte İlk Çağ devri de kapanmıştır.

Ortaçağ
Romalılar'dan sonra Orta Çağ'da Bizanslılar Araplar Selanikliler Ermeniler Mısır Türk Memlük Devleti Ramazanoğulları buraya hakim olmuşlardır.
Ramazanoğulları Vakfiyesine göre bu dönemde; camiler mescit ve medreselerle birlikte yatılı ve yatısız yüksekokullar ve diğer kültür kurumları Sağlık ve sosyal hizmet veren kurumlar yapılmış büyük imar atılımlarına girişilmiştir.

Yeniçağ
Yeni Çağ döneminin sonunda ve Yakın Çağ'da buraya Osmanlı İmparatorluğu hakim olmuştur. ( 1517 – 1918 )
19 y.y. Osmanlı İmparatorluğu'nu yıkmak üzere her türlü siyasi mücadeleye giren İngiltere Fransa ve Rusya Osmanlı İmparatorluğu'na başkaldıran Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa'ya yardım etmişlerdir. Kısa bir dönem sonra ( 1840 ) buraları tekrar Osmanlı İmparatorluğu'nun eline geçmiştir. 1867 yılında İdari Teşkilat kurularak Adana Vilayet haline getirilmiştir. 24 Aralık 1914'de Fransızlar Antlaşma hükümlerine göre Adana'ya girmişlerdir. Daha sonra 20 Ekim 1921'de Ankara Antlaşması ile 5 Ocak 1922'de Fransızlar Adana'yı terk etmek zorunda kalmışlardır.

Yakınçağ
Adana İsminin Kaynağı
Adana'ya ait en eski yazılı kayıtlara ilk defa Anadolu yarımadasının en köklü uygarlıklarından biri olan Hititlerin kaya kitabelerinde rastlanmaktadır. Boğazköy metinleri olarak bilinen M.Ö. 1650 yıllara tarihlenen bir Hitit tabletinde Adana havalisinden URU ADANIA yani ADANA BÖLGESI olarak bahsedilmektedir. Bu konuda sadece bu tablet dikkate alınacak olsa bile ADANA ismi en az 3640 yıllık bir geçmişe sahiptir.
Eski çağlarda Seyhan Nehri kıyılarının bol miktarda söğüt ağacı ile kaplı olması ve bu ağacın Mezopotamya kavimlerince AND ağacı olarak tanınması da yöre isminin oluşumunda etkili olduğu kanaatini yaratmaktadır.
Yine başka bir görüşe göre ormanlık yörelerde yaşadığına inanılan Fırtına Tanrısı ADAD (Tesup) adının ormanları bol Toroslar ile Seyhan nehri bölgesinin oluşturduğu Adana yöresine isim olarak verilmiş olduğuna inanılmaktadır.

ADAD Hititler'in TESUP da Suriye ve Mezopotamya kavimlerinin Fırtına Tanrısıdır.
Bu guruplar birbirlerinden düşünce isim ve yazı tarzlarını alıp verdikleri için bu gelişimin olması kuvvetle muhtemeldir. Fırtına Tanrısı yağmuru yağmurda bereketi getirdiği için bu bölgede çok sevilen sayılan bir Tanrı olarak yasamış ve ona izafeten bu bölgeye de URU ADANIA yani ADANIN bölgesi de denmiş olması mümkündür.
Hititlerin etkisinde kalan Fenikeliler de Tarım ve Bitki Tanrısına ADONIS adını vermiştir. ADONIS "EFENDI" anlamına gelmektedir. Bu yöre ile sıkı ticaret yapan ve buradaki zengin orman ve ova ürünleri ile ticaretlerini geliştiren Fenikeliler'in bu yöreye ADONIS'in yeri demeleri adet haline gelmiştir.
Sırası ile bu bölgeye gelen her kavim devlet ve gelişen her uygarlık kendi kültür anlayışı ve değerleri içerisinde beldelere isim vermiş ve isimlerin anlamını açıklamıştır. Homer'in Ilyada'sında bu bölgeye Adana denilmiştir.
Yine batıdan gelen kavimlerce Adana'yı kendi ilahları Uranüs'ün kurduğu ve oğulları Adanos ve Sarosa anlatılır. Adana doğulu kavimlere göre Fırtına Tanrısı ADONIS'in yeridir.

Bütün bu inançlar çok tanrılı eski çağlara aittir. Orta Çağ'da özellikle M.S. 7. yüzyıldan itibaren İslam ordularının bu bölgeye gelişiyle yeni anlayışlar içinde yeni tanımlar yapılmıştır. Arap tarihçilerinden Ibnül Adim Adana isminin de eski peygamberlerden Yasef'in torunu EZENE'den geldiğini yazdığı "Halep Tarihi" isimli eserle kanıtlamaya çalışmaktadır. Orta Doğu'nun peygamberler bölgesi olduğu ve pek çok eski peygamberin bugünkü Anadolu sınırları içinde yasamış olduğu hatırlanırsa bu açıklamanın nasıl geliştiğini anlamakta kolay olur.

Daha ileriki yüzyıllarda Karçinli-Zade Süleyman Şükrü Bey'in "Seyahat'ül-Kübra" adlı kitabında ise Adana'nın eski isminin "BATANA" olduğu ve İslamlık devrinde "ADANA"YA çevrildiği savunulmaktadır. Hatta bunun "Fi ezeneil arz" ayetinden esinlenerek yapıldığını da açıklamalarına eklemektedir.

DANUNA isminin M.Ö. yasayan kavimlerce bu bölge için kullanıldığı bilinen bir gerçektir. Bulunan kayıtlarda da mevcuttur.
Hatta Danunalıların yöre kurallarına ad ve paye verecek kadar kudretli oldukları da bilinmektedir. DANUNA adının asırlar boyunca değişerek zamanla BATANA ve daha sonra ADANA olması da çok kuvvetle muhtemeldir.
Yöreye gelen Türkler'in yüksek Torosları aşıp güneye doğru sarkmaları sırasında yöreye "Çukurova" adını vermeleri de doğanın insanlara verdiği ilhamın güzel bir örneğidir. Toroslardan sonra adeta düz bir görünüm içinde çok tatlı bir eğimle Akdeniz'e kadar inen bu bereketli Topraklar Türkler için "ÇUKUROVA" olarak bilinmiştir. Günümüze kadar da böyle bilinmektedir.

Bölgenin tarihi adı olan Kilikya ve Silisya (Cilicia) da bu bölgede bulunan zengin Kilkin yani kireç ve yine çok bol olarak bulunan Silex yani çakmak taşı madenlerinden dolayı verilmiştir. Bir başka ifade ile yöre coğrafi özelliklere göre isimlendirilmiştir.
Hatta topraklarının bereketliliğinin verdiği ilhamla ADANA-EDENA (Cennet Yöresi) ve karlı dağlar bu ilhamı vermektedir.

Sümerlerden kalma "Gılgamış Destanı"ndan bu yana devamlı adı geçen dikkat çeken yörenin adı da böylece sayısız kaynaklara sayısız olaylara bağlanarak çok renkli bir gelişim takip etmiştir.
Osmanlılar idaresinde Adana birçok değişik yazılışlarla kayıtlara geçmiştir. Bunlardan birkaçı: Erde-na Edene Ezene ve hatta Azana olarak eski olarak eski tahrir defterlerinde sicil kayıtlarında ve fermanlarda yer almıştır.
Gezici aşiretlerin zorunlu olarak 1865'den itibaren devlet zoru ile bölgeye yerleştirilmesi ve toprağabağlanması sırasında Adana ismi ADANA olarak resmi kayıtlarda yer almış ve tescil edilmiştir.

Adana'nın İşgali ve Kurtuluş Savaşı
Büyük kayıplara sebep olan I. Dünya Savaşı siyasi ve ekonomik üstünlük için birbirleri ile mücadeleye girişen Avrupa Devletleri arasında ve Avrupa'da çıkmıştır.
Kısa zamanda mücadele bütün kıtalara yayılmış ve Osmanlı İmparatorluğu da bu savaşın içine sürüklenmiştir. Sonunda imparatorluk çökmüş topraklan parçalanmış anayurt bile düşman istilası altında kalmıştır.

Beş cephede birden ve pek çok devlete karsı savaşmak zorunda bırakılan Osmanlı Devleti Mondros Ateşkes Antlaşması ile imparatorluk topraklarının pek çoğunu düşmana bırakarak çekilmiştir. İşte bu dönemde Suriye cephesinde kalan Türk Birliği o cephede Yıldırım Orduları Komutanı olarak bulunan Mustafa Kemal idaresinde Halep'e çekilerek tamamen yok edilmekten kurtarılmıştır.

Zamanın sadrazamı İzzet Paşa tarafından o sırada grup komutanı Liman Von Sanders'ten (Alman komutanı) elindeki tüm grup komuta ve koordinasyon yetkisini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmesi bildirilmiş ve bu devir-teslim işlerini gerçekleştirmek için 31 Ekim 1918'de Mustafa Kemal Paşa Adana'ya gelmiştir.

Liman Von Sanders Paşa'nın "Yenildik.bizim için her şey bitti" sözüne karşılık yetkiyi teslim alan Mustafa Kemal Paşa "Savaş müttefikler için bitmiş olabilir ama bizi ilgilendiren savaş kendi istiklalimizin savaşı ancak simdi başlıyor" karşılığını vermiştir.
İste bu sözlerin özetlediği ve vurguladığı mücadele yılları 1922'ye hatta politik anlaşmaların bitimine kadar yani 1923'e kadar sürmüştür.

Mustafa Kemal Paşa 31 Ekim 1918'de geldiği Adana'da 11 Gün kalmış etrafın ve halkın durumunu inceleyerek bunu Genel Kurmay Başkanlığı'na bildirmiştir.
Bu telgraflarda sadece mevcut durum değil ileriye dönük düşünce ve uyarılar da yer almıştır.

İskenderun'a Asker çıkararak işgal teşebbüsünde bulunulursa İngilizlere ateş açılacağını zamanınhükümet ve başbakanına telgrafla bildiren Mustafa Kemal Paşa aynı zamanda kendine bağlı kumandanlara da benzer bir emir vermiştir.

Tarihi açıdan bakılacak olursa Adana'dan verilen bu ilk emir Türk Kurtuluş Savaşı'nın ilk emridir. Nitekim 15 Mart 1923'te Adana'ya tekrar gelen Mustafa Kemal Paşa bu durumu şu sözleriyle toplum ve tarih önünde kanıtlamıştır: "Bende bu vekayiin ilk hiss-i teşebbüsü bu memlekette bu güzel Adana'da vücut bulmuştur."
Adana'dan İstanbul'a gönderilen telgrafların hiçbir olumlu etkisi olmadığı gibi kısa bir süre sonra Yıldırım Orduları Grubu ve 7. Ordu Karargâhı lağvedilmiş ve Mustafa Kemal Pasa İstanbul'a çağrılmıştır.
Adanalılar İstanbul Hükümetinin 23 Kasım 1918 tarihli Adana ve dolaylarının boşaltılmasını zorunlu kılan kararını büyük tepki ile karşılamışlardır. Durumu protesto eden böyle bir harekâtın yaratacağı vahim hadiseleri vurgulayan bir telgraf dönemin İçişleri Bakanına yollanmıştır.

Kısa bir süre sonra işgal kuvvetleri Mersin Limanından Çukurova'ya girmiş tüm kilit noktaları kontrol altına almış ve sonra Adana'yı işgal etmişlerdir. Bu işgal sırasında Türklere ait bütün sembol arma işaret ve levhalar yok edilmiş ve sistemli şekilde Türk Halkının soykırımı yoluna gidilmiştir.
Fransız işgal kuvvetleri tarafından yine çok planlı ve kati bir şekilde uygulanan diğer bir işlem de Adana Çukurova ve civarı bölgelere Ermenilerin yerleştirilmesi olmuştur. 1915 yıllarında yani I. Dünya Savaşı sırasında Anadolu'nun Doğu yöresinde isyan eden Türk Halkını öldürüp işkence eden ve Ruslara yardım ederek ülke içinde 5. kol olarak çalışan Ermenilerin 1915 tarihli Tehcir Kanunu ile Suriye'ye zorunlu göçleri sağlanmıştır.

1918'de Adana ve Çukurova'yı işgal eden Fransızlar kendi birlikleri içinde özellikle Ermeni askerleri getirdikleri gibi Suriye'den 70 bin Ermeni'yi Adana'ya 12 binini Dörtyol'a 8 binini Saimbeyli'ye yerleştirmişlerdir. Hatta Antep ve Maraş çevresine de 50 binden fazla Ermeni getirilmiştir. Bütün bu gayretler adeta I. Haçlı Seferi sırasında olduğu gibi yine Avrupa devletlerine bu bölgede "ileri karakol" görevim görecek bir Ermeni Krallığının yeniden oluşturulması içindi.

1918-1919 yıllarında Adana'da tam bir terör ve cinayet dönemi yaşanmıştır. Bunlar arasında Abdiağa çiftliği olayları şehir içi cinayetleri Taşköprü'de Türklerin çarmıha gerilişi ve kırbaçlanarak işkence yapılması gibi olaylar toplum şuurundan ve hatırasından çıkmayacak olaylar haline gelmiştir.
Bunca terör ve baskı arasında Adana ve yöredeki Türkler örgütlenerek Kilikya Milli Kuvvetler Teşkilatını oluşturmuşlardır.

Çukurova bölgelere ayrılarak her bölgeye milis kuvvetleri ve komutanı atanmış ve tüm yöre bu milli direnme ve mücadele teşkilatının denetimine girmiştir.
Şubat 1920'den itibaren milli kuvvetler düşmana karşı zaferler kazanmaya başlamış ve her zafer daha iyi bir örgütlenme ve daha yüksek bir moral kuvveti sağlamıştır.
1920'de Toroslar'dan Fransızlara saldırı başlatılmıştır. Sonuçta 27 Mayıs 1920'de Fransız orduları komutanı Mehil milli kuvvetler tarafından esir alınmıştır. "Karboğazı Olayı" olarak bilinen olay Kuvay-ı Milliye'nin ilk siyasi zaferidir. Bunu takiben 28 Mayıs 1920'de Fransızlar Mersin-Adana hattına çekilmişler ve kuzey Çukurova (Kozan ve diğer dağlık bölgeler) tamamen kurtarılmıştır. Düzlük ovalık yörelerde Ermeniler zulüm ve şiddeti arttırmışlar ve sayısız cinayetleri işlemişlerdir.
10 Temmuz 1920'de Ermeniler tarafından Türklere karşı büyük bir şiddet ve soykırım harekatına girişilmiş ve bu harekat sonucu onbinlerce Türk Toroslar'a doğru kaçmıştır. Dört gün süren bu hareket tarihte "Kaç Kaç" olayı olarak isimlendirilmiştir.
5 Ağustos 1920'de Mustafa Kemal Paşa Fevzi Bey (Çakmak) ve Milletvekilleri Pozantı'ya gelmiş ve orayı il haline getirerek Pozantı Kongresini yapmışlardır. Daha büyük direnişe geçen Türkler çok büyük kayıplar vermişlerdir. Buna rağmen Kasım 1920 sonlarında Fransızları ağır yenilgiye uğratmayı başarmışlardır. Sonuç olarak Fransa TBMM hükümetini resmen tanıyarak barış yoluna gitmiştir.

Türk-Fransız Barış Antlaşması 20 Ekim 1921'de Ankara'da yapılmıştır.
Bu antlaşma gereğince 5 Ocak 1922'de Fransızlar Çukurova'dan tamamen (getirdikleri Ermenileri de beraberinde götürerek) çekilmişlerdir. Fransızlarla gidemeyen veya yerli olan Ermeniler de bölgeden kaçmışlardır. Bunlardan 120 bini tekrar Suriye'ye 30 bini Kıbrıs veya İstanbul'a gitmişlerdir.
5 Ocak 1922 kurtuluşunu kutlama amacı ile Büyük Saat ile Ulu Camii arasına çok büyük bir bayrak çekilmiş ve daha sonra bu bayrak çekilmesi olayı il'in kurtuluş günlerinde tekrarlanmıştır. Bayrak Adana'nın simgesi haline gelmiştir.
Adana ve Çukurova halkı milli kuvvetlere katılarak yurdun diğer cephelerinde de çarpışmış ve anavatanı düşmandan kurtarma mücadelesinde sonuna kadar yer almışlardır


En son samanyolu tarafından Paz Eyl. 03, 2017 7:09 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPaz Eyl. 03, 2017 7:08 am

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ YNnOGZMisis, Ceyhan Nehri (Pyramos) kenarında, tarihi İpek Yolu üzerinde Adana'dan sonra kurulmuş ikinci bir geçit durumundadır. Misis'in tarihi, üzerinde bulunduğu muhtemelen neolitik döneme (M.Ö. 6000) tarihlenecek Höyük ile başlar. Misis! Truva kahramanlarından Mopsus'un kurmuş olduğu söylenmektedir. Hitit, Asur, Makedonya ve Selevkosların eline geçmiş, Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli merkez olmuştur.M.S. 8. yy'dan itibaren Abbasiler döneminde yeniden imar edilmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPaz Eyl. 03, 2017 7:20 am

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ JlRQLj
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPaz Eyl. 03, 2017 7:23 am

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 1:28 pm

İLKÇAĞ

Arkeolojik çalışmalar sonucu ortaya çıkan bilgilere göre Çukurova Bölgesi’nde çok eski devirlerden beri yüksek kültürlü medeniyetlerin yaşadıkları bilinmektedir.

Çukurova’nın belirgin tarihi Kitvanza Krallığı ile başlamaktadır. Bu konuda Hitit Devleti’ne ait kitabelerden bilgi alınmıştır. Bu Krallık M.Ö. 1335 yıllarında Hititlerin himayesine girmiştir.

Hitit Devleti’nin M.Ö. yaklaşık 1191 – 1189 yılları arasında batıdan gelen akınlarla yıkılması ile birçok küçük krallıklar ortaya çıkmıştır. Sırasıyla Kue Krallığı, Asurlular, Klikya Krallığı, İranlılar, Makedonyalılar, Selokidler, Çukurova Korsanları, Romalılar hakim olmuştur. Romalılar zamanında Çukurova ve Adana’nın geliştiği söylenebilir. Çünkü burada yapılan büyük köprüler, yollar ve sulama tesisleri ile başta Adana olmak üzere Çukurova oldukça gelişmiş ve önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Roma İmparatorluğunun yıkılışı ile birlikte İlk Çağ devri de kapanmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 1:50 pm

ORTAÇAĞ

Romalılar’dan sonra Orta Çağ’da Bizanslılar, Araplar, Selanikliler, Ermeniler, Mısır Türk Memlük Devleti, Ramazanoğulları buraya hakim olmuşlardır.

Ramazanoğulları Vakfiyesine göre bu dönemde; camiler, mescit ve medreselerle birlikte, yatılı ve yatısız yüksekokullar ve diğer kültür kurumları, sağlık ve sosyal hizmet veren kurumlar yapılmış, büyük imar atılımlarına girişilmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 1:51 pm

YENİÇAĞ

Yeni Çağ döneminin sonunda ve Yakın Çağ’da buraya Osmanlı İmparatorluğu hakim olmuştur. ( 1517 – 1918 )

19 y.y. Osmanlı İmparatorluğu’nu yıkmak üzere her türlü siyasi mücadeleye giren İngiltere, Fransa ve Rusya, Osmanlı İmparatorluğu’na başkaldıran Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa’ya yardım etmişlerdir. Kısa bir dönem sonra ( 1840 ) buraları tekrar Osmanlı İmparatorluğu’nun eline geçmiştir. 1867 yılında İdari Teşkilat kurularak Adana Vilayet haline getirilmiştir. 24 Aralık 1914’de Fransızlar antlaşma hükümlerine göre Adana’ya girmişlerdir. Daha sonra 20 Ekim 1921’de Ankara Antlaşması ile 5 Ocak 1922’de Fransızlar Adana’yı terk etmek zorunda kalmışlardır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 1:53 pm

YAKINÇAĞ

Adana İsminin Kaynağı

Adana’ya ait en eski yazılı kayıtlara ilk defa, Anadolu yarımadasının en köklü uygarlıklarından biri olan Hititlerin kaya kitabelerinde rastlanmaktadır. Boğazköy metinleri olarak bilinen M.Ö. 1650 yıllara tarihlenen bir Hitit tabletinde, Adana havalisinden URU ADANIA yani ADANA BÖLGESI olarak bahsedilmektedir. Bu konuda sadece bu tablet dikkate alınacak olsa bile ADANA ismi en az 3640 yıllık bir geçmişe sahiptir.

Eski çağlarda Seyhan Nehri kıyılarının bol miktarda söğüt ağacı ile kaplı olması ve bu ağacın Mezopotamya kavimlerince AND ağacı olarak tanınması da yöre isminin oluşumunda etkili olduğu kanaatini yaratmaktadır.

Yine başka bir görüşe göre, ormanlık yörelerde yaşadığına inanılan Fırtına Tanrısı ADAD (Tesup) adının, ormanları bol Toroslar ile Seyhan nehri bölgesinin oluşturduğu Adana yöresine isim olarak verilmiş olduğuna inanılmaktadır.

ADAD Hititler’in, TESUP da Suriye ve Mezopotamya kavimlerinin Fırtına Tanrısıdır.
Bu guruplar birbirlerinden düşünce, isim ve yazı tarzlarını alıp verdikleri için bu gelişimin olması kuvvetle muhtemeldir. Fırtına Tanrısı yağmuru, yağmurda bereketi getirdiği için bu bölgede çok sevilen, sayılan bir Tanrı olarak yasamış ve ona izafeten bu bölgeye de URU ADANIA yani ADANIN bölgesi de denmiş olması mümkündür.
Hititlerin etkisinde kalan Fenikeliler de Tarım ve Bitki Tanrısına ADONIS adını vermiştir. ADONIS “EFENDI??? anlamına gelmektedir. Bu yöre ile sıkı ticaret yapan ve buradaki zengin orman ve ova ürünleri ile ticaretlerini geliştiren Fenikeliler’in, bu yöreye ADONIS’in yeri demeleri adet haline gelmiştir.

Sırası ile bu bölgeye gelen her kavim, devlet ve gelişen her uygarlık kendi kültür anlayışı ve değerleri içerisinde beldelere isim vermiş ve isimlerin anlamını açıklamıştır. Homer’in Ilyada’sında bu bölgeye Adana denilmiştir.

Yine batıdan gelen kavimlerce, Adana’yı kendi ilahları Uranüs’ün kurduğu ve oğulları Adanos ve Sarosa anlatılır. Adana doğulu kavimlere göre Fırtına Tanrısı ADONIS’in yeridir.
Bütün bu inançlar çok tanrılı eski çağlara aittir. Orta Çağ’da özellikle M.S. 7. yüzyıldan itibaren İslam ordularının bu bölgeye gelişiyle yeni anlayışlar içinde yeni tanımlar yapılmıştır. Arap tarihçilerinden Ibnül Adim, Adana isminin de eski peygamberlerden Yasef’in torunu EZENE’den geldiğini yazdığı “Halep Tarihi??? isimli eserle kanıtlamaya çalışmaktadır. Orta Doğu’nun peygamberler bölgesi olduğu ve pek çok eski peygamberin bugünkü Anadolu sınırları içinde yasamış olduğu hatırlanırsa, bu açıklamanın nasıl geliştiğini anlamakta kolay olur.
Daha ileriki yüzyıllarda Karçinli-Zade Süleyman Şükrü Bey’in “Seyahat’ül-Kübra??? adlı kitabında ise Adana’nın eski isminin “BATANA??? olduğu ve İslamlık devrinde “ADANA???YA çevrildiği savunulmaktadır. Hatta bunun “Fi ezeneil arz??? ayetinden esinlenerek yapıldığını da açıklamalarına eklemektedir.

DANUNA isminin M.Ö. yasayan kavimlerce bu bölge için kullanıldığı bilinen bir gerçektir. Bulunan kayıtlarda da mevcuttur.

Hatta Danunalıların yöre kurallarına ad ve paye verecek kadar kudretli oldukları da bilinmektedir. DANUNA adının asırlar boyunca değişerek zamanla BATANA ve daha sonra ADANA olması da çok kuvvetle muhtemeldir.

Yöreye gelen Türkler’in, yüksek Torosları aşıp güneye doğru sarkmaları sırasında yöreye “Çukurova??? adını vermeleri de doğanın insanlara verdiği ilhamın güzel bir örneğidir. Toroslardan sonra adeta düz bir görünüm içinde çok tatlı bir eğimle Akdeniz’e kadar inen bu bereketli topraklar Türkler için “ÇUKUROVA??? olarak bilinmiştir. Günümüze kadar da böyle bilinmektedir.

Bölgenin tarihi adı olan Kilikya ve Silisya (Cilicia) da bu bölgede bulunan zengin Kilkin yani kireç ve yine çok bol olarak bulunan Silex yani çakmak taşı madenlerinden dolayı verilmiştir. Bir başka ifade ile yöre, coğrafi özelliklere göre isimlendirilmiştir.

Hatta topraklarının bereketliliğinin verdiği ilhamla ADANA-EDENA (Cennet Yöresi) ve karlı dağlar bu ilhamı vermektedir.

Sümerlerden kalma “Gılgamış Destanı???ndan bu yana devamlı adı geçen, dikkat çeken yörenin adı da böylece sayısız kaynaklara, sayısız olaylara bağlanarak çok renkli bir gelişim takip etmiştir.
Osmanlılar idaresinde Adana birçok değişik yazılışlarla kayıtlara geçmiştir. Bunlardan birkaçı: Erde-na, Edene, Ezene ve hatta Azana olarak eski olarak eski tahrir defterlerinde, sicil kayıtlarında ve fermanlarda yer almıştır.
Gezici aşiretlerin zorunlu olarak 1865’den itibaren devlet zoru ile bölgeye yerleştirilmesi ve toprağa bağlanması sırasında Adana ismi ADANA olarak resmi kayıtlarda yer almış ve tescil edilmiştir.

Adana’nın İşgali ve Kurtuluş Savaşı

Büyük kayıplara sebep olan I. Dünya Savaşı, siyasi ve ekonomik üstünlük için birbirleri ile mücadeleye girişen Avrupa Devletleri arasında ve Avrupa’da çıkmıştır.

Kısa zamanda mücadele bütün kıtalara yayılmış ve Osmanlı İmparatorluğu da bu savaşın içine sürüklenmiştir. Sonunda imparatorluk çökmüş, topraklan parçalanmış, anayurt bile düşman istilası altında kalmıştır.

Beş cephede birden ve pek çok devlete karsı savaşmak zorunda bırakılan Osmanlı Devleti, Mondros Ateşkes Antlaşması ile imparatorluk topraklarının pek çoğunu düşmana bırakarak çekilmiştir. İşte bu dönemde Suriye cephesinde kalan Türk Birliği, o cephede Yıldırım Orduları Komutanı olarak bulunan Mustafa Kemal idaresinde Halep’e çekilerek, tamamen yok edilmekten kurtarılmıştır.

Zamanın sadrazamı İzzet Paşa tarafından, o sırada grup komutanı Liman Von Sanders’ten (Alman komutanı) elindeki tüm grup komuta ve koordinasyon yetkisini Mustafa Kemal Paşa’ya devretmesi bildirilmiş ve bu devir-teslim işlerini gerçekleştirmek için 31 Ekim 1918’de Mustafa Kemal Paşa Adana’ya gelmiştir.

Liman Von Sanders Paşa’nın “Yenildik. .. bizim için her şey bitti??? sözüne karşılık, yetkiyi teslim alan Mustafa Kemal Paşa “Savaş müttefikler için bitmiş olabilir ama bizi ilgilendiren savaş, kendi istiklalimizin savaşı, ancak simdi başlıyor??? karşılığını vermiştir.

İste bu sözlerin özetlediği ve vurguladığı mücadele yılları 1922’ye hatta politik anlaşmaların bitimine kadar yani 1923’e kadar sürmüştür.

Mustafa Kemal Paşa 31 Ekim 1918’de geldiği Adana’da 11 gün kalmış, etrafın ve halkın durumunu inceleyerek bunu Genel Kurmay Başkanlığı’na bildirmiştir.

Bu telgraflarda sadece mevcut durum değil, ileriye dönük düşünce ve uyarılar da yer almıştır.
İskenderun’a asker çıkararak işgal teşebbüsünde bulunulursa İngilizlere ateş açılacağını zamanın hükümet ve başbakanına telgrafla bildiren Mustafa Kemal Paşa, aynı zamanda kendine bağlı kumandanlara da benzer bir emir vermiştir.
Tarihi açıdan bakılacak olursa, Adana’dan verilen bu ilk emir Türk Kurtuluş Savaşı’nın ilk emridir. Nitekim, 15 Mart 1923’te Adana’ya tekrar gelen Mustafa Kemal Paşa bu durumu şu sözleriyle toplum ve tarih önünde kanıtlamıştır: “Bende bu vekayiin ilk hiss-i teşebbüsü bu memlekette, bu güzel Adana’da vücut bulmuştur.???

Adana’dan İstanbul’a gönderilen telgrafların hiçbir olumlu etkisi olmadığı gibi, kısa bir süre sonra Yıldırım Orduları Grubu ve 7. Ordu Karargâhı lağvedilmiş ve Mustafa Kemal Pasa İstanbul’a çağrılmıştır.

Adanalılar, İstanbul Hükümetinin 23 Kasım 1918 tarihli, Adana ve dolaylarının boşaltılmasını zorunlu kılan kararını büyük tepki ile karşılamışlardır. Durumu protesto eden, böyle bir harekâtın yaratacağı vahim hadiseleri vurgulayan bir telgraf dönemin İçişleri Bakanına yollanmıştır.

Kısa bir süre sonra işgal kuvvetleri Mersin Limanından Çukurova’ya girmiş, tüm kilit noktaları kontrol altına almış ve sonra Adana’yı işgal etmişlerdir. Bu işgal sırasında Türklere ait bütün sembol, arma, işaret ve levhalar yok edilmiş ve sistemli şekilde Türk Halkının soykırımı yoluna gidilmiştir.

Fransız işgal kuvvetleri tarafından yine çok planlı ve kati bir şekilde uygulanan diğer bir işlem de Adana, Çukurova ve civarı bölgelere Ermenilerin yerleştirilmesi olmuştur. 1915 yıllarında yani I. Dünya Savaşı sırasında Anadolu’nun Doğu yöresinde isyan eden Türk Halkını öldürüp, işkence eden ve Ruslara yardım ederek ülke içinde 5. kol olarak çalışan Ermenilerin 1915 tarihli Tehcir Kanunu ile Suriye’ye zorunlu göçleri sağlanmıştır.

1918’de Adana ve Çukurova’yı işgal eden Fransızlar kendi birlikleri içinde özellikle Ermeni askerleri getirdikleri gibi, Suriye’den 70 bin Ermeni’yi Adana’ya, 12 binini Dörtyol’a, 8 binini Saimbeyli’ye yerleştirmişlerdir. Hatta Antep ve Maraş çevresine de 50 binden fazla Ermeni getirilmiştir. Bütün bu gayretler adeta I. Haçlı Seferi sırasında olduğu gibi yine Avrupa devletlerine bu bölgede “ileri karakol??? görevim görecek bir Ermeni Krallığının yeniden oluşturulması içindi.

1918-1919 yıllarında Adana’da tam bir terör ve cinayet dönemi yaşanmıştır. Bunlar arasında Abdiağa çiftliği olayları, şehir içi cinayetleri, Taşköprü’de Türklerin çarmıha gerilişi ve kırbaçlanarak işkence yapılması gibi olaylar toplum şuurundan ve hatırasından çıkmayacak olaylar haline gelmiştir.
Bunca terör ve baskı arasında Adana ve yöredeki Türkler, örgütlenerek Kilikya Milli Kuvvetler Teşkilatını oluşturmuşlardır.
Çukurova, bölgelere ayrılarak, her bölgeye milis kuvvetleri ve komutanı atanmış ve tüm yöre bu milli direnme ve mücadele teşkilatının denetimine girmiştir.

Şubat 1920’den itibaren milli kuvvetler düşmana karşı zaferler kazanmaya başlamış ve her zafer daha iyi bir örgütlenme ve daha yüksek bir moral kuvveti sağlamıştır.

1920’de Toroslar’dan Fransızlara saldırı başlatılmıştır. Sonuçta 27 Mayıs 1920’de Fransız orduları komutanı Mehil, milli kuvvetler tarafından esir alınmıştır. “Karboğazı Olayı??? olarak bilinen olay, Kuvay-ı Milliye’nin ilk siyasi zaferidir. Bunu takiben 28 Mayıs 1920’de Fransızlar Mersin-Adana hattına çekilmişler ve kuzey Çukurova (Kozan ve diğer dağlık bölgeler) tamamen kurtarılmıştır. Düzlük, ovalık yörelerde Ermeniler zulüm ve şiddeti arttırmışlar ve sayısız cinayetleri işlemişlerdir.
10 Temmuz 1920’de Ermeniler tarafından Türklere karşı büyük bir şiddet ve soykırım harekatına girişilmiş ve bu harekat sonucu onbinlerce Türk Toroslar’a doğru kaçmıştır. Dört gün süren bu hareket tarihte “Kaç Kaç??? olayı olarak isimlendirilmiştir.
5 Ağustos 1920’de Mustafa Kemal Paşa, Fevzi Bey (Çakmak) ve Milletvekilleri Pozantı’ya gelmiş ve orayı il haline getirerek Pozantı Kongresini yapmışlardır. Daha büyük direnişe geçen Türkler çok büyük kayıplar vermişlerdir. Buna rağmen Kasım 1920 sonlarında Fransızları ağır yenilgiye uğratmayı başarmışlardır. Sonuç olarak Fransa, TBMM hükümetini resmen tanıyarak barış yoluna gitmiştir.

Türk-Fransız Barış Antlaşması, 20 Ekim 1921’de Ankara’da yapılmıştır.
Bu antlaşma gereğince 5 Ocak 1922’de Fransızlar Çukurova’dan tamamen (getirdikleri Ermenileri de beraberinde götürerek) çekilmişlerdir. Fransızlarla gidemeyen veya yerli olan Ermeniler de bölgeden kaçmışlardır. Bunlardan 120 bini tekrar Suriye’ye, 30 bini Kıbrıs veya İstanbul’a gitmişlerdir.
5 Ocak 1922 kurtuluşunu kutlama amacı ile Büyük Saat ile Ulu Camii arasına çok büyük bir bayrak çekilmiş ve daha sonra bu bayrak çekilmesi olayı il’in kurtuluş günlerinde tekrarlanmıştır. Bayrak Adana’nın simgesi haline gelmiştir.

Adana ve Çukurova halkı milli kuvvetlere katılarak yurdun diğer cephelerinde de çarpışmış ve anavatanı düşmandan kurtarma mücadelesinde sonuna kadar yer almışlardır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 1:54 pm

TAŞ KÖPRÜ

Taşköprü, Adana’nın simgesi olarak kabul edilen köprü, bir Roma dönemi eseri olup, 21 gözlü olan köprü, Seyhan Nehri’nin ıslahı sırasında 7 gözünün toprak altında kalmasıyla 14 gözlü olarak hizmet vermektedir. 310 metre uzunluğundaki köprünün genişliği 11.40 metredir. Taşköprü’nün 2007 yılında restorasyonu yapılarak Dünyada hala kullanılan 2. en eski köprü olarak bilinmektedir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:05 pm

YAĞ CAMİİ

Adana Yağ Camii,1501 yılında Ermeni Kilisesi olarak hayata geçirilen ve bir süre sonra Ramazanoğlu Halil Bey’in emri ile camiye dönüştürülmüştür. Selçuklu Ulu Camileri karakterinde, yani çok sütunlu cami tipinde bir yapıdır. Daha önce “Eski Camii??? denilen yapı, anıtsal avlu kapısının önünde yağ pazarı kurulması nedeniyle, “Yağ Camii??? adını almıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:08 pm

ULU CAMİİ

İlimizde bulunan 16. yy.’dan kalma tarihi bir camidir. Adana Ulu Camii adıyla bilinen Ulu Camiinin yapımı 1509’da başlanarak, 1541 yılında tamamlandı. Caminin mimarisi Selçuklu ve Memluk üsluplarını taşımakla birlikte, camii günümüzde halen ibadete açıktır.



BÜYÜK SAAT

1881 yılında yapılan Büyük saatin Kulesinin Yüksekliği 32 metre,. 8 metre genişliğinde diktörtgen şekilde yükselen saat kulesinin 4 tarafında saat kadranı bulunmakta olup, zaman zaman yapılan tadilat işlemlerinden sonra halen günümüze kadar gelmiş tarihi bir yapı özelliğini korumaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:09 pm

KÜÇÜK SAAT

1925 yılında Adını İş Bankasının pek çok şehirde olduğu gibi Adana da da yaptırdığı İşbank Kumbarası şeklindeki saatten alın yere Küçüksaat denmiş olup, günümüze kadar gelerek varlığı korumuştur.



ESKİ VİLAYET KONAĞI

Adana EskAi Vilayet Konağının temelleri Adana Valisi Bahri Paşa tarafından 1900yılında atılmış olup, o günden bu günü tadilatları yapılarak günümüze kadar gelmiş ve şu anda Seyhan Kaymakamlığı olarak hizmet vermektedir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:09 pm

5 OCAK MEYDANI

1957 yılında adananının merkezi olarak kabul edilen eski küçük saat meydanı olarak bilinen ve günümüzde 5 Ocak Meydanı diye bilinen alan caddesine açılan yolun kavşak noktaszına 1925 yılında kumbaraya benzer üçük saat yerleşterelmeşter kükü saatin oraya konması iş bankasının destekleriyle olmuştur. Küçük saat yerine konduğu tarihten günümüze kadar geçen zaman içinde şehrin görünüşü
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:10 pm

ATATÜRK YÜZME HAVUZLARI

1938 yılında adana belediye Başkanı Turhan Cemal Beriker ile dönemin Beden Terbiyesi Bölge Müdürü Rıza Salih SARAY’ın girişimlerile Adana da Yüzme havuzunun yapılması için karar verilmiş olup, 1939 yılında yapılarak faaliyete geçirilen ****** Yüzme havuzunun açılmasıyla birlikte Adana su sporlarında büyük başarılar elde etmiş, Tadilatı tamamlanarak Kasım 2009 tarihinde faaliyete geçen 11345 m² alan üzerine kurulu ****** Yüzme Havuzları Kompleksi halen tüm Adanalılara hizmet vermeye devam etmektedir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:11 pm


Hakkında Bilgi
Adana

Arkeolojik çalışmalar sonucu ortaya çıkan bilgilere göre Çukurova Bölgesi’nde çok eski devirlerden beri yüksek kültürlü medeniyetlerin yaşadıkları bilinmektedir..

Çukurova’nın belirgin tarihi Kitvanza Krallığı ile başlamaktadır. Bu konuda Hitit Devleti’ne ait kitabelerden bilgi alınmıştır. Bu Krallık M.Ö. 1335 yıllarında Hititlerin himayesine girmiştir.

Hitit Devleti’nin M.Ö. yaklaşık 1191 – 1189 yılları arasında batıdan gelen akınlarla yıkılması ile birçok küçük krallıklar ortaya çıkmıştır. Sırasıyla Kue Krallığı, Asurlular, Klikya Krallığı, İranlılar, Makedonyalılar, Selokidler, Çukurova Korsanları, Romalılar hakim olmuştur. Romalılar zamanında Çukurova ve Adana’nın geliştiği söylenebilir. Çünkü burada yapılan büyük köprüler, yollar ve sulama tesisleri ile başta Adana olmak üzere Çukurova oldukça gelişmiş ve önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Roma İmparatorluğunun yıkılışı ile birlikte İlk Çağ devri de kapanmıştır.

Romalılar’dan sonra Orta Çağ’da Bizanslılar, Araplar, Selanikliler, Ermeniler, Mısır Türk Memlük Devleti, Ramazanoğulları buraya hakim olmuşlardır.

Ramazanoğulları Vakfiyesine göre bu dönemde; camiler, mescit ve medreselerle birlikte, yatılı ve yatısız yüksekokullar ve diğer kültür kurumları, sağlık ve sosyal hizmet veren kurumlar yapılmış, büyük imar atılımlarına girişilmiştir.

Yeni Çağ döneminin sonunda ve Yakın Çağ’da buraya Osmanlı İmparatorluğu hakim olmuştur. (1517 – 1918)

19 yy. Osmanlı İmparatorluğu’nu yıkmak üzere her türlü siyasi mücadeleye giren İngiltere, Fransa ve Rusya, Osmanlı İmparatorluğu’na başkaldıran Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa’ya yardım etmişlerdir. Kısa bir dönem sonra (1840) buraları tekrar Osmanlı İmparatorluğu’nun eline geçmiştir. 1867 yılında İdari Teşkilat kurularak Adana Vilayet haline getirilmiştir. 24 Aralık 1914’de Fransızlar antlaşma hükümlerine göre Adana’ya girmişlerdir. Daha sonra 20 Ekim 1921’de Ankara Antlaşması ile 5 Ocak 1922’de Fransızlar Adana’yı terk etmek zorunda kalmışlardır.

Adana'ya ait en eski yazılı kayıtlara ilk defa, Anadolu yarımadasının en köklü uygarlıklarından biri olan Hititlerin kaya kitabelerinde rastlanmaktadır. Boğazköy metinleri olarak bilinen M.Ö. 1650 yıllara tarihlenen bir Hitit tabletinde, Adana havalisinden URU ADANIA yani ADANA BÖLGESİ olarak bahsedilmektedir. Bu konuda sadece bu tablet dikkate alınacak olsa bile ADANA ismi en az 3640 yıllık bir geçmişe sahiptir.

Eski çağlarda Seyhan Nehri kıyılarının bol miktarda söğüt ağacı ile kaplı olması ve bu ağacın Mezopotamya kavimlerince AND ağacı olarak tanınması da yöre isminin oluşumunda etkili olduğu kanaatini yaratmaktadır.

Yine başka bir görüşe göre, ormanlık yörelerde yaşadığına inanılan Fırtına Tanrısı ADAD (Tesup) adının, ormanları bol Toroslar ile Seyhan nehri bölgesinin oluşturduğu Adana yöresine isim olarak verilmiş olduğuna inanılmaktadır.

Sırası ile bu bölgeye gelen her kavim, devlet ve gelişen her uygarlık kendi kültür anlayışı ve değerleri içerisinde beldelere isim vermiş ve isimlerin anlamını açıklamıştır.

Orta Çağ’da özellikle M.S. 7. yüzyıldan itibaren İslam ordularının bu bölgeye gelişiyle yeni anlayışlar içinde yeni tanımlar yapılmıştır. Arap tarihçilerinden İbnül Adim, Adana isminin de eski peygamberlerden Yasef’in torunu EZENE'den geldiğini yazdığı "Halep Tarihi" isimli eserle kanıtlamaya çalışmaktadır. Orta Doğu’nun peygamberler bölgesi olduğu ve pek çok eski peygamberin bugünkü Anadolu sınırları içinde yasamış olduğu hatırlanırsa, bu açıklamanın nasıl geliştiğini anlamakta kolay olur.

Daha ileriki yüzyıllarda Karçinli-Zade Süleyman Şükrü Bey'in "Seyahat'ül-Kübra" adlı kitabında ise Adana'nın eski isminin "BATANA" olduğu ve İslamlık devrinde "ADANA"YA çevrildiği savunulmaktadır. Hatta bunun "Fi ezeneil arz" ayetinden esinlenerek yapıldığını da açıklamalarına eklemektedir.

DANUNA isminin M.Ö. yaşayan kavimlerce bu bölge için kullanıldığı bilinen bir gerçektir. Bulunan kayıtlarda da mevcuttur.

Hatta Danunalıların yöre kurallarına ad ve paye verecek kadar kudretli oldukları da bilinmektedir. DANUNA adının asırlar boyunca değişerek zamanla BATANA ve daha sonra ADANA olması da çok kuvvetle muhtemeldir.

Yöreye gelen Türkler'in, yüksek Torosları aşıp güneye doğru sarkmaları sırasında yöreye "Çukurova" adını vermeleri de doğanın insanlara verdiği ilhamın güzel bir örneğidir. Toroslardan sonra adeta düz bir görünüm içinde çok tatlı bir eğimle Akdeniz'e kadar inen bu bereketli topraklar Türkler için "ÇUKUROVA" olarak bilinmiştir. Günümüze kadar da böyle bilinmektedir.

Bölgenin tarihi adı olan Kilikya ve Silisya (Cilicia) da bu bölgede bulunan zengin Kilkin yani kireç ve yine çok bol olarak bulunan Silex yani çakmak taşı madenlerinden dolayı verilmiştir. Bir başka ifade ile yöre, coğrafi özelliklere göre isimlendirilmiştir.

Hatta topraklarının bereketliliğinin verdiği ilhamla ADANA-EDENA (Cennet Yöresi) ve karlı dağlar bu ilhamı vermektedir.

Sümerlerden kalma "Gılgamış Destanı"ndan bu yana devamlı adı geçen, dikkat çeken yörenin adı da böylece sayısız kaynaklara, sayısız olaylara bağlanarak çok renkli bir gelişim takip etmiştir.

Osmanlılar idaresinde Adana birçok değişik yazılışlarla kayıtlara geçmiştir. Bunlardan birkaçı: Erdena, Edene, Ezene ve hatta Azana olarak eski olarak eski tahrir defterlerinde, sicil kayıtlarında ve fermanlarda yer almıştır.

Gezici aşiretlerin zorunlu olarak 1865'den itibaren devlet zoru ile bölgeye yerleştirilmesi ve toprağa bağlanması sırasında ismi ADANA olarak resmi kayıtlarda yer almış ve tescil edilmiştir.

Akdeniz bölgesinde yer alan ve Büyükşehir statüsünde olan Adana ili; 14 030 km.2'lik yüzölçümü içerisinde 1 Büyükşehir belediyesi, 3 Büyükşehir ilçe belediyesi, 17 Büyükşehir ilk kademe belediyesi, 10 ilçe belediyesi, 22 belde belediyesi olmak üzere toplam 53 belediye ve 465 köy barındırmaktadır. Bu köylerden 61 adedi orman köyüdür. Belediye sınırları içindeki mahalle sayısı 389'dir. Türkiye'nin en yoğun nüfuslu metropol ilçesi Seyhan(1.500.532) ve Yüreğir(410.958) Adana'nın merkezini oluşturur.

Adana, Türkiye'nin güneyinde Akdeniz Bölgesi'nin Adana(Çukurova) Bölümü'nde yer alır. Son nüfus sayımına göre nüfusu 2.500.000'e dayanmış büyük bir metropoldür. Seyhan Nehri'nin iki yakasında kurulmuştur. Tarihte Truva olarak bilinen uygarlık Yunanlılar tarafından yağmalandığında oradan kaçan Kralın oğlu Clisis'in(Kilikya) Adana'yı,Mopheus'un da Misis'i kurduğu rivayet edilir. Hititler, Fenikeliler, Lidyalılar, Likyalılar, Asurlar, Romalılar(Antonius ve Kleopatra bir dönem bu bölgede yaşamıştır),B üyük İskender(İskender ve Pers kralı Darius arasındaki ünlü İsos savaşı Şehrin güneyindeki İssos ovasında yapılmıştır ve Pers İmparatorluğu yıkılmıştır.), Bizans, Eyyübiler, Emeviler, Abbasiler, Moğollar(Cengiz Han ve Timur), Selçuklular, Memlukler(Kölemenler), Ramazanoğulları ve son olarak da Osmanlı İmparatorluğu şehri yöneten en önemli uygarlıklardır. Adana'da yazları sıcak, kışları ise ılıman ve yağışlı geçer. En ünlü yemeği Adana Kebap'tır genelde Şalgam ile tüketilir. Diğer yemekleri Bamya Dolması- Etli Dolma- İçli Köfte- Aşlama (Meyan Kökü ile yapılan soğuk bir şerbet)-Analı kızlı (Çorba)- G-üç(Adana'ya özgü bir Sandviç)-Karakuş (Tatlı)-Bici (Nişasta ile yapılan bir tatlı)...1950 yılında Seyhan Nehri üzerine muhteşem manzaralı Seyhan Baraj Gölü inşa edilmiştir. Bu atılımla beraber şehir olağanüstü hızla bu çevrede gelişmeye başlamıştır. Akdeniz Bölgesi'nin ticaret piyasası bakımından en önemli merkezidir. BTC ile birlikte Adana Ceyhan bölgesinde hızlı atılım hamleleri gerçekleşmiştir. Ceyhan enerji bölgesi belkide Türkiye'nin en önemli bölgesi konumuna gelmek üzeredir. 11 tersane (biri dünyanın 2. en büyüğü olmak üzere), 5 rafineri, limanlar, serbest bölgler, petrokimya tesisleri yatırımları hızla ilerlemektedir. Samsun boru hattıda btc ye bağlanmak üzeredir.Böylelikle rus petrolleride boğaz aşılmadan dünya piyasasına buradan geçiş yapacaktır. Hindistan Petrolleri'de buradan yapılan anlaşma ile akmaya ilerleyen günlerde başlayacaktır. Ceyhan enerji bölgesi ortadoğunun Dünya'ya açılan kapısıdır. Dünya'daki ikinci petrol borsasının buraya açılması gündemdedir. Adana' ya geleceğin Rotterdamı gözü ile bakılmaktadır. Adana bir sağlık üssü konumundadır bölgeye ve hatta bölge dışından birçok kente hizmet vermekte, sağlık turizmi gerçekleşmektedir son yıllardaki yabancı hastalarda ciddi artışlar ve bu konuda, sağlık alanında ciddi yatırımlar söz konusudur. Türkiye'nin ilk organize tarım bölgesi'de Adana 'da oluşturulmaktadır. Hacı Sabancı Organize sanayi bölgesi Bölgenin ve Türkiye'nin en büyük sanayi bölgelerinin başında gelir. Adana da sanayi Cumhuriyet'in ilk yıllarından beri gelişmektedir, sanayi bölgesi dışında da birçok büyük fabrika gözebatar. Adana 'nın sahilleri bölgenin en bakir ve en güzel sahilleridir. Karataş başta olmak üzere Yumurtalık Akyatan sahilleri görenleri hayran bırakır. Adana bölgesinde ayrıca birçok kale bulunmaktadır . Tarihin denizin dağın tabiatın bukadar beşiğinde olan Adana’nın Turizmden istediğini alamaması ilginçtir.Adana 'daki Sabancı Merkez Cami Ortadoğu ve Türkiye'nin en büyük camisidir. Ayrıca Türkiye'nin en uzun köprüsü 'de Adana'da Çatalan Köprüsüdür. Adana'da, Şakirpaşa Uluslararası Havalimanı, çeşitli düzeyde eğitim kurumları, Çukurova Üniversitesi - Devlet Güzel Sanatlar Galerisi- Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası - Adana Devlet Tiyatrosu- Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği vardır. Adana ayrıca Festivaller kentidir. Altın Koza Sanat Festivali başta olmak üzere Çukurova Tek Kişilik Sanat Günleri, Adana Sanat Bienali, Adana Heykel Sempozyumu, 13 Kare Sanat Festivali gibi birçok uluslararası bienal ve sanat festivaline ev sahipliği yapmaktadır. İncirlik hava üssü'de Adana'da bulunmaktadır. Burası bir Amerikan üssüdür.


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:25 pm

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Tv2qlmhKendine has lezzetleri ile herkesi kendine hayran bırakan Adana'nın yöresel yemekleri, Türk mutfağında önemli bir yere sahiptir. Adana denildiğinde akla ilk gelen kebaplar olsa da, kahvaltılık tarifleri ve hamur işi lezzetleri ile de ön plana çıkan bir mutfaktır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 2:59 pm

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ TfvukgiAnalı Kızlı ÇorbasıBaşlangıç menülerinde ikram edilen analı kızlı çorbası, Türk mutfağının önemli lezzetleri arasında yer alır. Adana ile özdeşleşen bu besin, özellikle Akdeniz Bölgesi'nde sık sık tüketilir. Ana malzemeleri et, kıyma, bulgur ve irmiktir. Zengin bir yemek olan analı kızlı çorbasının içerisinde misket köfte kullanılır. Malzemeleriniz hazırsa, Adana usulü analı kızlı çorbası nasıl yapılır birlikte görelim.

Et ile hazırlanan çorba tarifleri sizin de damak zevkinize hitap ediyorsa, Antep usulü beyran çorbası tarifini de notlarınız arasına ekleyin.

Hazırlanma Süresi : 1 saat
Pişirme Süresi : 1 saat
Nasıl Yapılır
Bir tencereye kıymayı koyun ve suyunu salıp çekene kadar kavurun. Suyunu çekmesine yakın küçük küçük doğradığınız soğanları ekleyin ve iyice suyunu çektirin.
Sonra salçasını, tereyağı ve baharatlarını ekleyip iyice kavurun. Kavrulan kıymayı tepsiye döküp soğutun.
Dış harcı için; dana etini et dövme makinasında iyice dövün (Makineniz yoksa kasapta 3 kez çektirin). Bulgurunuzu geniş kenarlı bir tepsiye koyun.
Üzerine yarım bardak su döküp karıştırın ve 5-10 dakika bekletin. Daha sonra yumurtayı kırın, irmiği, dövülmüş eti ekleyin ve yoğurmaya başlayın.
Yoğururken salçaları ekleyin ve iyice özdeşleşene kadar yoğurun. Arada biraz su ekleyerek yoğurmaya devam edin.
En son unu ve baharatları ekleyip, yumuşak bir köfte hamuru elde edinceye kadar yoğurun.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptySalı Mart 21, 2023 3:06 pm

Analı Kızlı Çorbasının Püf Noktaları Nelerdir?

Dana etini mutlaka çektirin ve yumuşak bir kıvamda olmasını sağlayın. Böylece köfteler daha lezzetli olacaktır.
Köfte hamurunu ne kadar güzel yoğurursanız o kadar güzel olur ve pişerken dağılmaz.
Köfte hamurunu hazırladıktan sonra 10 dakika dinlendirin ardından tekrar yoğurun ve şekil verin.
Hamura şekil vermek için, avuç içlerinizi ıslatabilirsiniz. Bu sayede elinize yapışmadan daha kolay yuvarlayabilirsiniz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 1:12 pm

Adana'nın ilçeleri
*******************
Çukurova,
Adana ilinin bir ilçesidir. Çukurova Adana'nın merkez ilçelerinden birisidir. Seyhan'dan ayrılarak ilçe olmuştur. Yüzölçümü 240 km²'dir. Adını Türkiye'de verimli topraklarıyla ünlü olan Çukurova'dan almıştır.Tarihçe
2008'de merkez ilçe olan Seyhan'dan ayrılarak ilçe statüsüne kavuştmuştur. Adana'nın 4 merkez ilçesinden (Seyhan, Yüreğir, Çukurova, Sarıçam) biridir.

Coğrafya
Çukurova'nın doğusunda Sarıçam, batısında Tarsus, kuzeyinde Karaisalı, güneyinde ise Seyhan ilçeleri yer almaktadır. İlçenin özellikle kuzey kesimleri engebeli ve ormanlık yapısıyla dikkat çeker. Salbaş köyünden doğuya, Seyhan Baraj Gölü'ne uzanan Çakıt Deresi boyunca tarım yapılmaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 1:26 pm

İklim
Çukurova, Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. Yazları sıcak ve yağışsız, kışları ise ılık ve yağışlıdır. En sıcak ay ortalaması 28.1 C, en soğuk ay ortalaması 9,3 C'dir. Bugüne kadar saptanan en yüksek sıcaklık 1958 yılı 24 Ağustos'unda 45.6 C, en düşük sıcaklık 1964 yılı 20 Ocak tarihinde -8.4 C'dir. Yıllık yağış tutarı 647 mm dir. Bu miktarın yaklaşık yarısı kışın alınırken, % 4'ü yazın, geri kalanı İlkbahar ve Sonbaharda alınır. Yaz mevsimindeki nem oranı oldukça fazladır. Doğal bitki örtüsü 1.500 metre yükseltiye kadar bodur makilerdir. Denize yakın bölgelerde kumcul ve tuzcul bitkilere de rastlanır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 1:27 pm

İdari Yapı

Çukurova belediye binası.
İlçe, 2008 yılında kurulan Çukurova Belediyesi tarafından yönetilmekte, Çukurova Kaymakamlığı ile ise merkeze bağlı olarak idare edilmektedir. Bu ilçede yapılan seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi'nin bariz üstünlüğü göze çarpmaktadır. CHP; yapılan ilk yerel seçim olan 2009 yerel seçimlerinde yüzde 40.20 ile, ilk genel seçim olan 2011 seçimlerinde yüzde 42.66 ile, 2014 yerel seçimlerinde yüzde 43.8 ile, 7 Haziran 2015 yılında yapılan genel seçimlerde yüzde 40.80 ile ve 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde ise yüzde 43.2 ile ilçede birinci parti olmuştur. 2010 referandumunda yüzde 67.82 ile hayır oyu verilen ilçede; 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri'nde yüzde 67.63 oy oranıyla Ekmeleddin İhsanoğlu[1], 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri'nde ise yüzde 52,36 ile Muharrem İnce[2] tercih edilmiştir. 2014 yerel seçimlerinde seçilen Soner Çetin, 2019 yılında yapılan yerel seçimlerde de oyların yüzde 58,37'sini alarak[3] yeniden belediye başkanı seçilmiştir. 2009 seçiminde seçilen ve ilçenin ilk belediye başkanlığını yapan isim ise Yıldıray Arıkan'dır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 1:27 pm

Mahalleler
Çukurova'nın 27 mahallesinin 14'ü merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 357.731 kişi (% 98,2) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 30,6 km uzaklıktaki Bozcalar'dır. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan, 1.570 kişi ile Karahan mahallesidir. Çukurova'nın nüfusu 2020 yılında % 2,72 artmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 1:36 pm

Kültür

Özal'dan görünüm.
80'li yılların başında şimdiki yerleşim yerleri sık ağaçlarla kaplı olan ilçe, özellikle Mahfesığmaz, Turgut Özal Bulvarı, Süleyman Demirel Bulvarı, Kenan Evren Bulvarı ve 100. Yıl Mahallesi gibi semtleriyle anılmaktadır. Yeni bir yerleşim yeri olmasından dolayı geçmişi pek de eskilere dayanmayan ilçe'de çok katlı yerleşimler çok sık görülmektedir. Ayrıca villa tipi evler de bilhassa Güzelyalı mahallesinde bulunmaktadır.


Menderes ve Seyhan Gölü.
Yeni yerleşim olmanın sonucu olarak, Çukurova ilçesinde, Adana'nın merkezi kabul edilen Büyük Saat ve çevre yerleşimlerdeki "Adanalı" kültüründen ziyade daha modern bir kültürel ortam görülmektedir. Lüks kebapçılar, restaurantlar, kahveciler ve eğlence mekanları ilçenin çeşitli yerlerinde halka hizmet vermektedir. Özellikle Turgut Özal Bulvarı ve Süleyman Demirel Bulvarı'nın gece hayatı, Adana'nın önemli eğlence mekanlarına ev sahipliği yapmaktadır. Yine birçok ulusal ve uluslararası marka, ilçedeki çeşitli bulvar ve caddelerde halka alışveriş imkânı sunar. Adnan Menderes Bulvarı, gerek göl kenarında olması gerekse ormanlık bir alan olması nedeniyle hem piknikçiler, hem de hoş bir manzaraya karşı eğlenmek isteyen aile ve gençler için uğrak bulvarlardan bir tanesidir.

Mutfağı ile meşhur olan Adana'nın Çukurova ilçesi, her ne kadar yeni sayılabilecek bir yerleşim yeri olsa da, gastronomi konusunda bol imkânlara sahiptir. Başta kebapçılar olmak üzere şırdancılar, fast food restaurantları, kokoreççiler, midyeciler, çorbacılar ve hot dog (sosisli) satan mekan ve tablalara ilçenin belirli yerlerinde rastlamak mümkündür. Bunun yanında dünya mutfağından hamburger ve pizza gibi yemeklerin sunumunu yapan pek çok mekan da mevcuttur. Bu açıdan bakıldığında Çukurova, diğer semt ve merkez ilçelerde olduğu gibi insanlara gündüz ve gece hizmet veren gastronomi mekanlarıyla kent sakinlerine bol seçenekler sunmaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 1:36 pm

Ulaşım

Adana metrosu ve belediye otobüsü.
Kent içi ulaşım bakımından ilçe çeşitli seçenekler sunmaktadır. Adana metrosu, ilçe içerisinde 4 istasyona (Hastane, Anadolu Lisesi, Huzurevi, Mavi Bulvar) sahiptir ve şehrin merkezi ile doğu yakasındaki Yüreğir ilçesine ulaşımı sağlar. Belediye otobüsleri kentin çeşitli noktalarından doğu batı ve kuzey güney aksında hizmet verirken, dolmuşlar ise yine merkezden ilçenin çeşitli mahallelerine hizmet vermektedir. Taksiler, duraklara bağlı olarak ve Adana Büyükşehir Belediyesi'nin hizmete soktuğu transit taksi durakları bünyesinde ilçe sakinlerine hizmet vermektedir.

2016 yılı başlarında dönemin Adana Büyükşehir Belediye başkanı Hüseyin Sözlü, Turgut Özal Bulvarı'ndan Balcalı'ya ilerleyecek olan bir tramvay projesini dile getirmiştir.[14]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 1:44 pm

Eğitim ve Sağlık
İlçe sınırları içerisinde çeşitli hastane, üniversite yerleşkesi ve Anadolu Liseleri mevcuttur.

Özel Avrupa Hastanesi, Estetik Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği, Kenan Evren Bulvarı'nda bulunmaktadır. Turgut Özal Bulvarı'nda Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi, Özel MedLine Hastanesi, Dermancan Tıp Merkezi, Özel Adana Cerrahi Tıp Merkezi hizmet vermektedir. Kurttepe'de Seyhan Uygulama ve Araştırma Hastanesi, 100. Yıl Mahallesinde Adana Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, Adnan Kahveci Bulvarı üzerinde ise Fatma Kemal Timuçin Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi bulunmaktadır.

Adana'nın önemli liselerinden Adana Anadolu Lisesi, ilçe sınırları içerisindedir. Ayrıca Özel Gündoğdu Okulları ve Özel Bilfen (Mektebim) Koleji, Özel Final Okulları ile Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin Kurttepe Kampüsü de ilçe sınırlarındadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 2:09 pm

Spor

Adana BŞB Spor Parkı.
Çukurova ilçesi'nde amatör ve profesyonel birçok spor etkinliği için tesisler mevcuttur. Yüzme, tenis, yamaç paraşütü, futbol başta olmak üzere birçok spor etkinliği, ilçede aktif biçimde gerçekleştirilmektedir. Adana Tenis Dağ ve Su Sporları Kulübü bünyesindeki tenis kortları, birçok tenis sporcusunun da antrenman alanı olarak faaliyet göstermektedir. Ünlü tenisçi Çağla Büyükakçay, bu spor kulübü bünyesinde ilk çalışmalarını yürütmüştür.[15] Ayrıca Hayal Park'ta yüzme ve çeşitli savunma sporları ile Adana Büyükşehir Belediyesi Spor Parkı'nda koşu, basketbol sporları için uygun alanlar mevcuttur. İlçe sınırları içerisindeki Osman Yeşeren Spor Tesisleri, uzun süredir Adanaspor kulübü futbol takımının antrenman tesisi olarak hizmet vermektedir. FIBA standartlarına uygun, 2500 seyirci kapasiteli Adana ASKİ ****** Spor Salonu da, başta basketbol olmak üzere önemli spor müsabakalarına ev sahipliği yapmaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 2:20 pm

Sarıçam, Adana
********************
Sarıçam. Adana Büyükşehir Belediyesi'nin 4 merkez ilçesinden birisidir.
Tarihçe
Sarıçam ilçesi, Adana ili, Yüreğir ilçesinin Kuzey – Doğu kısmının ayrılması ile Buruk, Sofulu, Baklalı, İncirlik, Suluca ve Kürkçüler alt kademe belediyelerinin tüzel kişilikleri sona erdirilerek 22 Mart 2008 tarihinde oluşturulmuş bir ilçedir. İsmini ilçenin kuzeyinde bulunan Sarıçam ormanlarından almıştır.

Coğrafya
İlçe sınırları doğuda Ceyhan ilçesi, kuzeyde İmamoğlu ilçesi, güneyde Yüreğir ilçesi, batıda ise Karaisalı ve Çukurova ilçeleri ile Seyhan ve Çatalan barajlarından oluşmaktadır. İncirlik Üssü'nün bulunduğu İncirlik beldesi, Sabancı Organize Sanayi Bölgesi ve Çukurova Üniversitesi ilçe sınırları içinde yer almaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 2:23 pm

Nüfus
İlçe, 69 adet mahalleden oluşmaktadır.
Mahalleler
Sarıçam'ın 68 mahallesinin 20'si merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 118.506 kişi (% 72,3) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 40 km uzaklıktaki Ünlüce'dir. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan mahalle, 4.837 kişi ile Yürekli'dir. Sarıçam'ınn nüfusu 2017 yılında % 4,52 artmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 2:38 pm

Seyhan
************
Seyhan, Türkiye'nin Adana ilinin bir ilçesidir. İlçe, tamamıyla Adana şehir merkezi içerisinde kabul edilmektedir ve tüm ilçeye bir alt tabaka belediye olan Seyhan Belediyesi hizmet vermektedir. Seyhan, Adana ilinin sakinlerinin %35'ine ve Adana şehrinin sakinlerinin yaklaşık olarak yarısına ev sahipliği yapmaktadır. Türkiye'deki en kalabalık sekizinci metropol ilçe statüsündedir.

Seyhan, Adana'nın ilk yerleşim alanı olmakla beraber şu anda şehrin yönetim, iş ve kültür merkezidir. Tarihî Tepebağ mahallesi ve Büyük Saat, Ulu Camii, Ramazanoğlu Konağı ve Sabancı Merkez Camii gibi önemli yapıları bünyesinde barındırmaktadır. Adana Kültür ve Sanat Merkezi ve Sabancı Kültür Merkezi, Seyhan Kültür Merkezi ve Metropol Tiyatro Salonu yine aynı ilçede faaliyet göstermektedir. İlçe, ismini doğu yakasını oluşturan Seyhan Nehri'nden almaktadır.

Tarihçe
Seyhan ismini mitolojide Adanus'un oğlu Sarus'tan almaktadır. İlçenin tarihi MÖ 3000 yılına dayanmakta olup, Tepebağ höyüğünde yapılan kazılarda tarihi eserlere raslanmıştır.

Coğrafya
Seyhan'ın doğusunda Yüreğir, batısında Tarsus, Kuzeyinde Çukurova (Yeni Adana), güneyinde ise Karataş yer almaktadır. İlçenin bulunduğu alan Seyhan Irmağı'nın taşıdığı alüvyonlardan oluşmuştur. Pleistosenden başlayarak (4.jeolojik zaman başları) oluşan delta bugün üç taraca halinde uzanır. Kıyıda lagünler ve kumul setleri yer almaktadır.

İklim
Seyhan, Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. Yazları sıcak ve yağışsız, kışları ise ılık ve yağışlıdır. En sıcak ay ortalaması 28.1 C, en soğuk ay ortalaması 9,3 C'dir. Bu güne kadar saptanan en yüksek sıcaklık 1958 yılı 24 Ağustosunda 45.6 C, en düşük sıcaklık 1964 yılı 20 Ocak tarihinde -8.4 C'dir. Yıllık yağış tutarı 647 mm dir. Bu miktarın yaklaşık yarısı kışın alınırken, % 4'ü yazın, geri kalanı İlkbahar ve Sonbaharda alınır. Yaz mevsimindeki nem oranı oldukça fazladır. Doğal bitki örtüsü 1.500 metre yükseltiye kadar bodur makilerdir. Denize yakın bölgelerde kumcul ve tuzcul bitkilere de rastlanır.

Yönetim
Seyhan ilçesi üç kademe merkezle yönetilmektedir; merkez hükûmet, il idaresi ve belediye.

Seyhan Kaymakamlığı, Adana Valiliği adı altında yönetilen merkezi yönetimin bir koludur. Seyhan kaymakamı, İç İşleri Bakanlığı tarafından atanan ilçe yöneticisidir. Seyhan Kaymakamlığı ilçenin bakanlık idare heyetinin işlevini yerine getirmektedir.

Adana İl Özel İdaresi'nin Seyhan müdürlüğü il idaresin ilçe şubesidir. 61 üyeli Adana İli Meclisi'nde Seyhan 11 üye ile temsil edilmektedir.[1]

Seyhan ilçesinde bulunan tek belediye Seyhan Belediye'sidir çünkü ilçe tamamıyla Adana şehir merkezinin içerisindedir. Belediye tüm Seyhan ilçesine hizmet vermekle beraber ilin en küçük yönetim birimleri olan mahallelere bölünmektedir.

Seyhan Belediyesi
Belediye Başkanı, belediyenin baş yöneticisi olmakla birlikte belediye dairelerine ve belediye meclisine başkanlık etmektedir. Başkan adayları gerek Milli Partiler gerekse de bağımsız olarak adaylığa başvurabilirler. Belediye Başkanı, tek türlü oylama sistemi ile 5 yıllığına seçilmiştir.

Makina mühendisi olan Zeydan Karalar Seyhan Belediye Başkanı'dır (31/03/2019 tarihine kadar.) Karalar, 2014 Yerel Seçimleri'ni aldığı %31.9 oyla, önceki iki dönem başkanlık yapan Azim Öztürk'ün %5 önünde tamamlayarak kazanmıştır. 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisinin Adana Seyhan Belediye Başkan Adayı Akif Kemal AKAY %57,84 (242.482 kişi) oy alarak Seyhan Belediyesinin yeni Belediye Başkanı olmuştur. Akif Kemal AKAY 1950 yılında Adana'da doğdu. Akay, kimya yüksek mühendisi ve biyokimya uzmanı. 1968’de 18 yaşındayken CHP’ye üye oldu. SODEP Adana kurucusu olan Akay, CHP ve SHP yöneticilikleri, il başkanlığı, ******çü Düşünce Derneği Adana İl Başkanlığı ve Genel Başkan yardımcılığı görevlerinde bulundu.[2]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 2:39 pm

Mahalleler
Seyhan'ın 96 mahallesinin 74'ü merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 789.427 kişi (% 98,5) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 29 km uzaklıktaki Mürseloğlu'dur. Nüfusu en fazla olan mahalle, 67.491 kişi ile Yeşilyurt'tur. Seyhan'ın nüfusu 2017 yılında % 0,35 artmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 2:39 pm

Nüfus
İlçenin nüfusu 2007 genel nüfus sayımına göre 1.007.992'dir. Bunun 990.073'ü ilçe merkezinde, 17.919'u ise kasaba ve köylerde yaşamaktadır. Ancak Çukurova adı verilen Yeni Adana'nın ayrılması ile 2008 istatistiklerine göre Seyhan ilçe merkez nüfusu 752.308 kişiye düşmüştür[5]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 2:40 pm

Sağlık
Seyhan'da bulunan sağlık kurumları arasında Acıbadem Hastanesi, Universale Hospital, Nusret Karasu Göğüs Hastalıkları Hastanesi, Ortadoğu Hastanesi, Başkent Üniversitesi Seyhan Hastanesi, Ortopedia Hastanesi, Metro Hastanesi, Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çukurova Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi, Askeri Hastane, Sistem Göz Merkezi, Çukurova Cerrahi Tıp Merkezi, Nobel Tıp Merkezi, Gastro Tıp, Adana Kardiyoloji Merkezi, Doğuş Tıp Merkezi, Galleria Kulak Burun Boğaz Merkezi, İris Göz Merkezi, Sevgi Göz Merkezi, Maya Göz Merkezi, Seyhan Tıp Merkezi, Onur Tıp Merkezi ve Ziyapaşa Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Merkezi sayılabilir.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 3:06 pm

Spor kulüpleri[17]
Kadınlar Basketbol Süper liginde Adana ASKİ ve BOTAŞ takımları vardır. Futbolda Adana Demirspor da bu ilçededir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 3:07 pm

Yüreğir
**********
Yüreğir, Adana'nın Büyükşehir merkez ilçelerinden birisidir. Adana'nın ortasından geçen Seyhan Nehri, Yüreğir ve Seyhan ilçelerini ayırır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 3:07 pm

Tarihçe
Adana'nın merkez ilçesi olan Yüreğir, 5 Haziran 1986'da belediye olmuştur. İsmini 1250-1352 yılları arasında Türk Oğuz boyundan Üçoklara ait kavmin buraya yerleşmesinden dolayı almıştır. Adana'nın en çok göç alan ilçesidir.

Coğrafi özellikleri
Coğrafi konum olarak Torosların eteğine kurulan Çukurova Üniversitesi’nin güneyinde başlayan Yüreğir İlçesi yerleşim alanı, doğuda Misis havzası, batıda Seyhan Nehri ve güneyde Karataş Ovası ile çevrelenmiş bölgede oluşan yerleşim alanıdır. Tarihsel olarak geçiş alanları üzerinde bulunması sebebiyle Yüreğir ilçesi önemli bir kavşak noktası olarak düşünülmüştür.

İlçesinin kuzeyinde İmamoğlu, kuzeybatısında Karaisalı, batısında Seyhan, doğusunda Ceyhan, güneyinde Yumurtalık ve Karataş ilçeleri bulunmaktadır.

İlçede bulunan eserler
İlk ve ortaçağda önemli bir yerleşim merkezi olan Yüreğir ve yöresinde eski eser olarak köprü ve höyük, yer mozaikleri ve su kemerleri, hamam ve kervansaray bulunmaktadır. Bu eserler Hitit, Roma, Selçuk ve Osmanlı dönemlerine aittir.

Nüfus
İlçeye bağlı 107 mahalleden oluşmaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 3:09 pm

Mahalleler
Yüreğir'in 106 mahallesinin 39'u merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 360.628 kişi (% 83,Cool yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 40,8 km uzaklıktaki Çelemli'dir. Nüfusu en fazla olan mahalle, 25.966 kişi ile Kışla'dır. Yüreğir'in nüfusu 2017 yılında % 1,21 artmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 3:09 pm

Aladağ, Adana ilinin bir ilçesidir.

Doğusunda Kozan ilçesi, güneyinde İmamoğlu ve Karaisalı ilçeleri, batısında Pozantı ilçesi ve kuzeyinde Niğde ile Kayseri illeri vardır. Yüzölçümü 1.347 km² olup[5] nüfusu 2020 nüfus sayımına göre 15.998'dir.

İlçenin merkezi Aladağ kasabasıdır. Eskiden Karsantı adıyla Karaisalı ilçesine bağlı bir bucak olan ilçe, 1987 yılında ilçe olmuştur.[6] İlçenin kuzey kesiminde Toros Dağları'nın Aladağlar adıyla anılan bölümü bulunmaktadır. İlçe de adını bu dağlardan almaktadır. İlçe coğrafî açıdan dağlık bir bölgede olduğundan tarımda verimlilik düşüktür. İlçe, 6360 sayılı kanunla Büyükşehir ilçe belediyesi statüsüne döünüştürülmüş olup, 31 mahallesi bulunmaktadır.[5]

Turizm açısından en ünlü yerleri; Akören Kilisesi, Meydan Kalesi,Küp Şelalesi, Başkanın Çardağı,Ağacakise Anıt Ağaç, Simit Çağlayanı, Eğner, Kapuzbaşı Çağlayanı, Mazılık Ören Kalesi, Posyağbasan Kalesi, Sandıklı su ve Acı sudur.

Köken bilimi
Aladağ'ın eski adı Karaköy olup 1973 yılında Karsantı olarak değiştirilmiştir. Burası 1987'de ilçe merkezi olunca bugünkü adı verilmiştir. Bu isim de Toros Dağları'nın Aladağlar adıyla anılan bölümünden gelmektedir.[7] Antik çağlarda Anadolu'da konuşulan Luvi dilinden geldiği düşünülen[6] Karsantı adı, Osmanlı Devleti kayıtlarında Karsandı olarak geçmektedir. Ayrıca Karaköy adından da bahsedilmektedir.[8]

Tarihçe
Eski bir yerleşim yeri olduğu bilinen Aladağ, Hitit, Roma ve Bizans egemenliklerinin ardından Selçuklu Hanedanı zamanında da yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. 1360'lı yıllarda şehir Ramazanoğulları Beyliği'ne, Yavuz Sultan Selim zamanında da Osmanlı Devleti'ne ilhak olmuştur.[9] 1973'te şehirde belediye örgütü kurulmuştur. 1987'de aynı adlı ilçenin merkezi olmuştur.[7]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 3:43 pm

Mahalleler
Aladağ'ın 31 mahallesinin 4'ü merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 4.080 kişi (% 25,7) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 106 km uzaklıktaki Kışlaktır. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan, 1.664 kişi ile Büyüksofulu mahallesidir. Aladağ'ın nüfusu 2017 yılında % 2,68 azalmıştır.[21]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyÇarş. Mart 22, 2023 3:44 pm

Ceyhan
************
Ceyhan, Adana ilinin ilçesidir. Adana'ya 47 kilometre uzaklıktadır. Adana'nın merkez ilçeleri dışında en fazla nüfusa sahip ilçesidir.[kaynak belirtilmeli]

Etimoloji
Ceyhan, kuruluşundan günümüze kadar şu isimleri almıştır; 1860 yılından sonra Yarsuat, 1896 yılından sonra II. Abdülhamid'e izafen Hamidiye, daha sonra 1909’da Urfiye ve cumhuriyet sonrası ise 3 Mayıs 1929'da Ceyhan adı verilmiştir.

Tarihçe
Şehrin bilinen tarihi 9 bin yıl öncesine dayanmaktadır. Ceyhan Ovası Hitit, Asur, Fenike, Mısır, İran, Roma ve Bizans medeniyetlerine evsahipliği yapmıştır.

Boğazköy ve Kültepe tabletlerinde adı geçen üç krallıktan, Luvi Krallığı'nın (MÖ 1900) Ceyhan Nehri'nin doğu kısmında, Arzava Krallığı'nın ise (MÖ 1500-1333) nehrin batı kısmında kurulduğu anlaşılmaktadır. Luviler Asurluların, Arzavalılar ise Hititlerin egemenliği altına girmişlerdir. Kizzuwatna Krallığı ise Seyhan ve Ceyhan nehirleri arasında kurulmuş olup Hitit egemenliğine girmiştir.

MÖ 1200 yılında Hitit Krallığının ortadan kalkması ile Kue Krallığı kurulmuş (MÖ 1190-713), Kral Asistavands Karatepe şehrini kurdurmuştur. Daha sonra bölge Asurlar'ın, Babiller'in, Persler'in, Büyük İskender'in, Selevkoslar'ın, Helenistik Mısır Krallığı'nın, Roma İmparatorluğu'nun, Bizans İmparatorluğu'nun, Emeviler'in, Abbasiler'in, Tolunoğulları'nın, Hamdaniler'in ve tekrar Bizans'ın eline geçti.

1071 Malazgirt Meydan Muharebesi sonrası, Süleyman Şah (Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurucusu) 1083 yılında Ceyhan Ovası'nı ve Adana'yı tamamen ele geçirdi. 1097 yılında Kilikya Ermeni Krallığına bağlanan Ceyhan 14. yüzyılda Mısır Memlüklülerinin eline geçer ve sonrasında Dulkadir oğlu Beyliği topraklarına katılır. O yıllarda nüfusu 5.000'dir. Ceyhan, 1353-1515 yılları arasında Memlüklere bağlı Ramazanoğulları Beyliği'nın hakimiyeti altında kalmıştır. Bu topraklar için Memlükler ve Osmanlılar 1485-1498 yılları arasında savaştılar. 1515 yılından itibaren Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferi sırasında Adana toprakları Ceyhan Ovası ile birlikte Osmanlı Devletinin idaresine girdi.

1525 yılına ait Osmanlı Tapu tahrir defterinde adı Yarsuvat olarak geçmektedir. Yarsuvat Kırımca'da nehir kenarı anlamına gelmektedir. Bu dönemde bölgeye yerleştirilen Kınık Türkmenleri, Oğuzların Üçok koluna ait Denizhanoğulları soyundan gelmektedir. Nitekim bugün bölgede kalabalık bir nüfusa sahip olan Sırkıntıoğulları, Karsantıoğulları, Kozanoğulları, Cerit, Yüreğir, Barak, gibi Türkmen obaları Oğuzların Kınık boyuna bağlıdırlar. Konar-göçer Oğuzların Türkmen, Avşar boyları uzun yıllar yörede kışlak olarak yaşamışlardır.

1833-1840 tarihleri arası Ceyhan Ovası el değiştirerek Mısırlı İbrahim Paşa'ya geçmiştir. İbrahim Paşa özellikle Menemencioğulları Türkmenleri başta olmak üzere diğer Türkmen boylarının yardımıyla Konya'ya kadar ilerleyerek Osmanlı yönetiminden çıkmıştır. Mısırlı İbrahim Paşa kendisine destek vermeyip Osmanlıyı destekleyen aşiretlere ise çok acımasız davranmıştır. Örneğin Sırkıntıoğulları ve Karsantıoğulları'nın tüm mallarını yağmaladığı gibi, bu Türkmenleri kılıçtan geçirme kararını bile almıştı. Ancak Menemencioğlu Ahmet Bey'in itirazı nedeniyle bu kararını uygulayamamıştır. Mısır ordusu bölgede Osmanlı yanlısı Türk boylarını sindirmek için özellikle sürgün taktiğini çok kullanmıştır. Özellikle bölgenin en büyük aşireti olan Sırkıntı Türkmenlerini pasivize etmek için Sırkıntıoğlu Murtaza Bey, İbrahim Paşa'nın emriyle Mısır'a sürgün edilmiştir. Ceyhan 1841 yılında tekrar Osmanlı yönetimine geçmiştir. Kurtuluş Savaşı yıllarında ise Türkmen boyları tarafından kurulan Kuvay-ı Milliye birlikleri bölgede destan yazmışlardır. Sırkıntılar grup komutanlığı gibi birçok birlikler Ceyhan'ın kurtuluşuna önemli katkıda bulunmuşlardır.

Kırım Savaşı'ndan sonra Osmanlılar buraya Nogay Türklerini ve 93 Harbi'nden sonra da Rumeli Türklerini iskan etmişlerdir. 1896 yılında II. Abdülhamid tarafından Hamidiye adı verilmiş 1908 yılında ise Urfiye olarak değiştirilmiştir.

19 Temmuz 1926'da ilçe yapılmış ve Cebelibereket (Osmaniye) vilayetine bağlanmış ve son olarak 3 Mayıs 1920 yılında çıkarılan yasa ile adı Ceyhan olarak değişmiştir. 1933 yılında Cebelibereket ilinin ilçe yapılması üzerine bugünkü statüsüne kavuştu.

Coğrafya ve iklim
Akdeniz Bölgesi'nde yer alan Ceyhan Adana'ya 47 km uzaklıkta, Akdenize 30 km. uzaklıkta, 36. ve 37. kuzey enlemleri ile 35. ve 36. doğu boylamları arasında olan bir ilçedir. Güneyde Yumurtalık, Kuzeyde Kozan, kuzeybatısında İmamoğlu, kuzey doğusunda Kadirli, batıda Yüreğir, doğuda Osmaniye, Hatay iline bağlı Erzin ilçesi ile komşudur.

İlçenin önemli bölümü tarımsal arazi ile kaplı olup yüzölçümü 1.424 km²'dir ve 71 mahallesi vardır.

En önemli akarsu Ceyhan Nehri ilçenin kenarından geçmektedir ve uzunluğu 509 km'dir. Ayrıca Mercin Suyu, Karaçay, Handeresi, Çeperce Deresi ilçenin akarsularıdır.

Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçen ilçenin iklimi tipik Akdeniz iklimidir. Yağış miktarı Ceyhan Ovası'nda 600–750 mm. iken, dağlık alanlarda 750–1000 mm arasında olup, yağışların %50'si kışın, %27'si ilkbaharda, %18'i sonbaharda, %5'i yaz aylarında düşer.

Ceyhan'ın bitki örtüsünü makiler oluşturmaktadır. Ceyhan büyük bir ova olduğu için orman alanlar tahrip edilerek tarım alanlarına dönüştürülmüştür. Buna rağmen yer yer çam ormanlarına rastlanır.

Ceyhan'da son yıllarda oluşturulan okaliptus (sıtma ağacı-selvi) ormanları ise geniş alanlar kaplamaktadır. Yine tarımı geliştirmek için ekilen zeytin, turunçgil, kavak ekili alanlar da geniş yer kaplamaktadır.

Ceyhan tabi orman bakımından fakirdir. Lakin kerestecilik maksadıyla okaliptüs ve kavak yetiştiriciliği yapılmaktadır. Ceyhan'da kerestecilik ve mobilyacılık gelişme göstermiştir.

Ceyhan'da üretilen orman ürünleri genellikle kereste ve odun olarak tüketilmektedir.

Ulaşım
Ceyhan, güneyden ve kuzeyden iki önemli yolla çevrilidir.

Avrupa'yı Asya'ya bağlayan E-90 ve E-91 karayolu ile Türkiye'de İç Anadolu, ve Ege'yi Güneydoğuya bağlayan D-400 Devlet Karayolu Ceyhan'dan geçmektedir. D-400 Karayolu Ceyhan Şehrinin 3 km. kadar Kuzeyenden geçerken yine TAG (Pozantı-Tarsus–Gaziantep Otoyolu)olarak adlandırılan E-90 ve Avrupa'yı Beyrut ve İsrail'e bağlayan TEM otoyolu da Ceyhan'ın 7 km. kadar güneyinden geçmektedir.

Ayrıca Türkiye'yi Ortadoğu'ya bağlayan demiryolu hattı Haydarpaşa-Bağdat Demiryolu da Ceyhan'dan geçmektedir.

Ceyhan, Adana Havaalanına da 50 km. uzaklıktadır. Deniz ulaşımı için de Yumurtalık ve İskenderun limanlarına yakındır. Kısacası deniz, hava, kara ve demiryolundan ulaşımı kolay bir ilçemizdir.

Ekonomik yapı
Ana geçim kaynağı olarak tarım gösterilebilir. İlçe, tipik bir Çukurova ilçesi olarak, geçmişte akıllara yer eden pamuk üretimiyle anılsa da, şimdilerde değişen ekonomik kaygılar sebebiyle, dönemden döneme değişmekle beraber buğday, mısır, karpuz,soya ve yerfıstığı üretimine de sıklıkla rastlanır. Köylerde ufak çapta küçük ve büyük baş hayvancılık da yapılır. Tarımın ekonomide yoğun olarak yer alması, Ceyhan'ın ticaret ve sanayi imkânlarını da arttırmıştır. Ceyhan çevresinde eskiden onlarca çırçır fabrikası yer alırken bugün bunlar yerini mısır kurutma tesislerine bırakmıştır. Ayrıca; Yumurtalık Serbest Bölgesine,Yumurtalık-Sugözü Termik Santraline, BOTAŞ'ın BTC (Bakü-Tiflis-Ceyhan) Boru Hattı olarak bilinen ve Bakü'den Yumurtalık'a uzanan Petrol Boru Hattına, Hatay sınırındaki Toros Gübre Sanayii'ne, Adana ve Osmaniye Organize Sanayi Bölgelerine yakınlığı da Ceyhan'ın ekomisinde etkili rol oynar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:50 am

Mahalleler
Ceyhan'ın 112 mahallesinin 31'i merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 113.914 kişi   (% 70,9) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 40,5 km uzaklıktaki Günlüce mahallesidir. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan, 3.806 kişi ile Büyükmangıt mahallesidir.  Ceyhan'ın nüfusu 2017 yılında % 0,28 artmıştır[24]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:50 am

Spor Kulüpleri[26]
Ceyhan'ın Futbol Bölgesel Amatör (BAL) liginde 2 takımı vardır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:51 am

Yönetim
19 Temmuz 1926'da ilçe yapılmış ve Cebelibereket (Osmaniye)vilayetine bağlanmış ve son olarak 3 Mayıs 1920 yılında çıkarılan kanunla adı Ceyhan olarak değitirilen ilçe 1 Hazirah 1933'te Osmaniye'nin ilçe haline getirilmesiyle Osmaniye'den ayrılarak Adana'ya bağlanmıştır.

Belediye başkanları
Hülya Erdem 2021-
Kadir Aydar 2019-2021
Ali Alper Boydak 2017-2019
Alemdar Öztürk 2014-2017
Hüseyin Sözlü 1999-2014
Emin Civelek 1994-1999
Mehmet Şerif Yiğit 1989-1994
Mahir Alp Boydak 1984-1989
Rifat Atik 1981-1983
Şahin Özbilen 1963-1980
Ökkeş Sabitoğlu 1955-1960
Yusuf Mülayim 1954-1955
Mustafa Akçalı 1952-1954
Lütfi Başeğmez 1951
Mustafa Aydar 1947-1950
Sait Akman 1945-1946
Hakkı Mete 1943-1944
Arif Hikmet Özbilen 1941-1942
Selahattin Sepici 1939-1940
Hacı Ahmet Topsakal 1935-1938
Rıfat Çetinsoy 1928-1932
İbrahim Mete 1930-1931
Selim Aytemur 1927
Hacı Mücteba Yücekök 1926-1927
Hasan Sağındık 1924-1925
Mehmet Payaslı 1923-1924
Tarihi ve ören yerleri
Kurtkulağı Kervansarayı
Haydar Ağa Cami (Kurtkulağı)
Yılankale
Ulu Cami
Sirkeli Höyüğü
Muradiye Cami
Durhasandede Türbesi
Dumlu Kalesi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:51 am

Tarihi ve ören yerleri
Kurtkulağı Kervansarayı
Haydar Ağa Cami (Kurtkulağı)
Yılankale
Ulu Cami
Sirkeli Höyüğü
Muradiye Cami
Durhasandede Türbesi
Dumlu Kalesi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:52 am

Kurtkulağı Kervansarayı

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör

Araçlar
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Kurtkulağı Kervansarayı
Kurtkulağı Kervansarayı, Ceyhan'ın 12 km güneydoğusunda[1] Kurtkulağı mahallesi'ndedir. Adana Müzesinde bulunan kervansaray kitabesine göre eser 1659'da[not 1] Hüseyin Paşa tarafından yaptırılmış olup, mimarı Mehmed Ağa'dır. Adana-Halep kervan yolu üzerindeki Kurtkulağı menzilinde bulunan kervansaray, bir Osmanlı menzil handır. Kervansaray bir kale sağlamlığında gayet kalın ve sağlam duvarlara sahiptir. 2006 yılında restore edilmiştir.

Büyük bir dikdörtgenden oluşan planı doğu cephede klasik kervansaray mimarisinden farklı özellikler taşımaktadır. Üç yanda saçak hizasına kadar kuvvetli payandalarla takviye edilmiş olan beden duvarlarının tamamı taştandır. Doğu cephedeki çıkıntıları hariç, 45,75 x 23,60 metre ebadındaki kervansarayın planını, enine uzanan iki sıralı payelerin birbirlerine sivri kemerlerle birleşmesi ve bütün üst örtüyü teşkil eden boyuna uzanan beşik tonozlar meydana getirmektedir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:52 am

Yılankale

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör
Koordinatlar: 37°00′52″K 35°44′52″D
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Yılankale
Լևոնկլա (Levon'un Kalesi)
Yilankale2.jpg
MapWikimedia | © OpenStreetMap
Genel bilgiler
Tür Kale
Şehir Ceyhan, Adana
Ülke Türkiye
Koordinatlar 37°00′52″K 35°44′52″D
Başlama 12. yüzyıl
Kapanma 14. yüzyıl
Yılankale, (Ermenice: Լևոնկլա) Ceyhan'a 13 km mesafede E-5 karayoluna 3 km'dir. Çok sarp bir tepe üzerine Ceyhan Ovası'na tamamen hakim şekilde kurulan bu kale Kilikya Ermeni Krallığı döneminde Kral I. Levon tarafından yaptırılmıştır. Yöre halkı tarafından Şahmeran kalesi olarak da adlandırılmaktadır.

Tarihi
Yılankale Orta Çağ'da Çukurova'nın Haçlı Seferleri döneminde 12. yüzyılda Ceyhan Nehri kenarındaki hakim tepeye yaptırılmıştır. Hem ovayı hem de tarihi İpek yolunu kontrol etmiş, bulunduğu doğal kaynaklarla bütünleşmiştir. Sağlam surları kale meydanına, üç kapıdan sonra ulaşılabilmesi ve kapıları birbirine bağlayan portatif merdivenlerin kullanılmış olması ile fethedilmesi çok güçleştirilmiş. Ramazanoğlu Beyliği döneminde 1357'den itibaren terk edilen kalenin adı Kovara iken ünlü Türk gezgini Evliya Çelebi 17. yüzyılda yörede Şahmaran Efsanesi'nden dolayı Şahmaran Kalesi adını vermiş. Daha sonra Yılankale adını alan kale Anavarza, Tumlu ve Kozan Kalelerinin görüş ve alanı içinde yer alıyor.

Arkeolog Edwards, Yılan Kale'nin planı üç avluya ayırarak incelemiştir. Edwards'a göre, daha alt kısımda bulunan iki avlu, güneydoğudaki kanadı korumak amacıyla tasarlanmıştır. Son derece zeki biçimde tasarlanan ve yerleştirilen surlar ile burçlar, dik yamaçların da yardımıyla saldırıyı oldukça güçleştirmektedir. Avluların her birinin tek bir giriş kapısı vardır. Üstte kot farkı zeminden biraz daha yükseltili, korunaklı bölüme, her yönden birer merdivenle ulaşılabilmekte ve her yöne gidiş geliş kolay olmaktadır. Bu kısım en geniş ve yoğun biçimde savunulan birimi oluşturmakta ve garnizona ev görevi yapmaktadır.

En yüksek ve en kuzeydeki birimlerinde sarnıçların büyük bir kısmı ve bir şapel bulunmaktadır. Yılan Kale'nin güneye bakan bir demir kapısı vardır. Kalenin beden duvarları adeta dantel gibi işlenmiştir. Yapı üzerinde Bizans, Haçlı ve Ermeni onarımlarına ait duvar kalıntıları göze çarpar. Ermeni onarımları, pervaz, pencere ve kapı üstü tonozlarında kendini gösterir; bu onarımları belgeleyen bir Ermeni yazıtı da yapı üzerinde mevcuttur.

Ceyhan Nehri kıyısında Misis'in kuzeydoğusundadır. Dört cepheli olan kalenin çevresi 700 metredir. Araları mazgallı olan sekiz burç ikişer katlıdır. Sarp kayalar üzerine yapılmış olan kalenin önemli bir sanat değeri vardır. Yol tarafında yukarı doğru açılan büyük bir kapısı olup, burası mazgallarla korunur. Kapıdan düz bir meydan olan kale iç sahasına girilir. Buradan gitmek istenilen yere düzgün merdivenlerle ulaşılır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 10:54 am

Ulu cami

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör
Vikipedi, özgür ansiklopedi
(Ulu Cami sayfasından yönlendirildi)
Ulu cami veya câmi-i kebîr, bir Türk şehrinin en büyük Cuma camisine verilen bir isimdir. İsim, daha sonra inşa edilmiş olan camiler daha büyük olsa bile, genellikle uygulandığı ilk camiye özgü bir kullanımdır. Ulu cami bir şehrin en büyük camisi idi, vatandaşlar cuma namazlarını kılmak için bu camilerde toplanırdı, ancak günümüzde, bir şehirdeki Müslümanların cuma namazını kılmak için farklı camilerde toplanması yaygındır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:15 pm

Sirkeli Höyüğü



Hitit Kralı II. Muvatalli'ye ait Sirkeli Höyük'ün doğu yamacında Kaya kabartması.
Sirkeli Höyük, Adana ili'nin 40 km. doğusunda, Ceyhan İlçesi Sirkeli Köyü'nde yer alan bir höyüktür.[2] Ceyhan Nehri'nin Nur Dağı'na dayandığı bölgede, nehrin batı kıyısında Kuzey Suriye'den Kilikya Kapıları (Gülek Boğazı) üzerinden Orta Anadolu'ya uzanan tarihi yol üzerinde bulunan Sirkeli Höyük, bu konumuyla Kilikya'nın en önemli höyüklerinden biridir. Tepe, 400 x 300 metre boyutlarında olup yüksekliği 30 metredir. Ceyhan kıyısında olmakla birlikte yerleşimin nehrin diğer kıyısına da yayılmış olduğu anlaşılmaktadır.[3]

Sirkeli Höyüğü, eski Misis-Ceyhan karayolu üzerinde yer alan Sirkeli mahallesinde Ceyhan Nehri kenarında bulunmaktadır. Hemen yanında bir kaya kütlesinin üzerinde II. Muvatalli Kabartması bulunmaktadır. Höyüğün bulunduğu yer Hitit kralı II. Muvatalli'nin Mısır Firavunu II. Ramses ile yaptığı ünlü Kadeş Savaşı gibi Suriye tarafındaki seferler için geciş yapmakta kullanılmış önemli bir köprü noktası olmalıdır. Muvatalli kabartması Anadolu'daki tarihlenebilen en eski Hitit kabartması olması ile de ayrı bir öneme sahiptir.

Kazılar
Höyükteki ilk kazılar 1936 yılında J. Garstang tarafından yapılmıştır. Daha sonra 1951 yılında, aynı ekipten M. V. Seton-Williams, Kilikya yüzey araştırmaları çerçevesinde höyükte incelemeler yapmıştır. Höyük, 1992-96 yılları arasında Ludwig-Maximilians Münih Üniversitesi'nden Prof. Dr. B. Hrouda ve 1997 yılında ise Innsbruck Üniversitesi'nden Prof. Dr. H. Ehringhaus başkanlığında yeniden kazılmıştır. 2006 yılında yeniden başlatılan kazılar Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Arkeoloji Bölümü tarafından önce Eberhard Karls Tübingen Üniversitesi, 2011’den itibaren de Bern Üniversitesi ile işbirliği halinde Mirko Novak, Ekin Kozal (2013’e kadar) ve Deniz Yaşin-Meier (2014’ten itibaren) başkanlığında devam ettirilmiştir.[2][4]

Tabakalanma
Yerleşimin Kalkolitik Çağ'dan (MÖ 5000) Tunç Çağı (MÖ 3000 – 1200), Demir Çağı (MÖ 1200 – 300), Helenistik Dönem ve Roma Dönemi boyunca, MS 100 yıllarına kadar sürekli iskan gördüğü belirtilmektedir.[3]

Buluntular
Çanak çömlek buluntuları, yerleşimin çevre bölgelerden etkilendiği ya da ticari ilişki içinde oluğunu göstermektedir. Buluntular arasında Suriye – Kilikya Boyalıları olarak bilinen Orta Tunç Çağı çanak çömleği, gaga ağızlı Hitit kapları, Geç Tunç Çağı ve Demir Çağı'na ait Kıbrıs malları yer almaktadır.[5]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:17 pm

Dumlu Kalesi

Madde
Tartışma
Oku
Değiştir
Kaynağı değiştir
Geçmişi gör
Koordinatlar: 37.1503°K 35.7014°D
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Dumlu Kalesi, Ceyhan'ın 17 km kuzeybatısında Sağkaya bucağının Dumlu (Tumlu) mahallesinin batısında ve 75 m kadar yükseklikteki sert kalkerli bir tepe üzerindedir. 12. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Çevresi 800 metredir. Sekiz burçludur. Ovaya bakan doğu köşesinde gözetleme kulesi bulunmaktadır. Tek kapısı doğuya bakmaktadır. Kale içerisinde yapı kalıntıları ve sarnıçlar yer almaktadır. Tepe etrafında kaya mezarları görülmektedir.

Kalenin kuzeyinde yarım haç şeklinde birçok mezar vardır. Bu mezarlar genelde küçük el yapımı mağaralar biçimindedir. Kuzeybatısında mozaikler bulunan kalede yakın zamanda bir mağara mezar ve bir toplu mezar ortaya çıkmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:19 pm

Feke



Feke, Adana ilinin bir ilçesidir. Adana'ya 122 km uzaklıkta olup deniz seviyesinden 620 m yüksekliktedir.

Tarihçe
Feke ilk çağlardan günümüze kadar birçok kavim ve Devletlere yerleşim alanı olmuştur. Feke'nin MÖ 16. yüzyılda Hititlerin hakim olduğu bir federasyon bölgesinde kurulduğu rivayet edilmektedir. Son yıllarda Kayseri Kültepe ve Osmaniye Karatepe tablet ve yazıtlarından anlaşıldığına göre yönetim yeri Mezopotamya'daki Asur kenti olan, Asur Devleti vatandaşlarından oluşan tüccarlar MÖ 19. ve 18. yüzyılda Kültepe ve çevresi ile Anadolu’nun değişik yerlerinde ticaret kolonileri kurarak iyi örgütlenmiş bir Pazar ağı geliştirmişlerdir. MÖ 19. yüzyılda Asur ticaret kolonilerinin oluşturduğu Pazar ağında: İç Anadolu Bölgesi'nin yüksek Platoları ile Kilikya Ovası arasındaki bağlantıyı sağlayan bir geçit olması ve bu güzergahtan geçen ticaret kervanlarının güvenliğini ve denetimini sağlamak amacıyla hakim noktalara karakollar kurulmuştur. Feke MÖ 6. yüzyılda Perslere, MÖ 333 yılında ise Persleri yenen Büyük İskenderin eline geçmiştir. İskenderden sonra MÖ 1. yüzyıl sonlarına doğru Roma İmparatorluğuna, daha sonraları Bizanslıların eline geçmiştir. 1375 yılında Mısır Memluklarının işgali ile Ermeni hakimiyetine son verildi. Vahka (Feke) Yavuz Sultan Selim’in 1517 yılında Mısır seferi sırasında Osmanlı Devleti tarafından ele geçirilmiştir. Sonraki yıllarda Yüreğir Türkmen Beylerinden Ramazanoğlu ailesinin idaresine girmiştir. Daha sonraki yıllarda Avşarlar, Varsaklar ile Kınık boyuna bağlı sırkıntı, bozdoğan, berber gibi Türkmen boyları bu bölgeyi yaylak olarak kullanmışlardır.

15. yüzyılın sonlarında Osmanlıların Kilikya'yı ele geçirmeleri üzerine Kozanoğulları, Sırkıntıoğulları, Menemencioğulları, Küçükalioğulları gibi birtakım derebeyleri ortaya çıkmıştır. Bunlardan Kozanoğulları Kozan'da idi ve askerleri Feke havalisinde bulunuyordu.

I. Dünya Savaşı sırasında Fransızların Maraş-Antep ve Adana’yı işgalini fırsat bilen Haçin ve Feke Ermenileri buralarda bulunan Türklere, Fransızların tahrikiyle akla hayale gelmedik işkenceler yapmaya başlamışlardır. Kozan’ın Fransızlar tarafından işgal tarihi olan 1919 yılı Feke’nin de işgali demektir.

Gerçi Feke’ye işgal maksadıyla doğrudan bir Fransız askeri kuvveti gelmemiş olmakla beraber,Fransız askerinden güç alan Ermeniler Türklere işkenceye ve işgal hareketine başlamıştır. Ermenilerin bu hareketlerini önlemek için Kaymakam Şeref Bey şehrin ileri gelenlerini ve halkı silahlandırarak bunlarla mücadeleyi başlatmıştır. Ermeni vahşeti kısa zamanda millî bir ayaklanmaya neden olmuştur. Feke'nin bu vahşetten kurtuluşu 1920 yılının Mart ayına rastlar. Arap Ali kumandasındaki kuvvetlerin Feke'ye girmesiyle Feke’nin kurtuluşu gerçekleşmiştir. Fekeliler her yıl 22 Mart tarihini kurtuluş günü kutlamaktadır.

Nüfus
1893 yılında Osmanlı Devleti tarafından yapılan nüfus sayımına göre Feke'nin nüfusu 12.919 kişidir. Bunun %75'i Türklerden, %14'ü Ermenilerden, %9'u Kürtlerden ve %1'i protestanlardan oluşmaktaydı.

İlçenin nüfusu 2020 genel nüfus sayımına göre 16.536'dır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
samanyolu
Admin
Admin
samanyolu


Kadın
Mesaj Sayısı : 29261
Yaş : 57
Nerden : İstanbul
İş/Hobiler : yazar
Lakap : yazar
Kayıt tarihi : 12/04/08

01....ADANA GİZEMİ TARİHİ Empty
MesajKonu: Geri: 01....ADANA GİZEMİ TARİHİ   01....ADANA GİZEMİ TARİHİ EmptyPerş. Mart 23, 2023 1:19 pm

Mahalleler
Feke'nin 48 mahallesinin 9'u merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 4.608 kişi (% 22) yaşamaktadır. En uzak mahallesi ise 54,4 km uzaklıktaki Çondu'dur. Merkez mahalleleri dışında nüfusu en fazla olan, 1.057 kişi ile Paşalı mahallesidir. Feke'nin nüfusu 2017 yılında % 2,74 azalmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://asianeagle.yetkin-forum.com
 
01....ADANA GİZEMİ TARİHİ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki
 Similar topics
-
» ÇİN İMPARATORLUĞU
» Kore Tarihi
» Japonya Tarihi
» Osmanlı İmparatorluğu'nda Gazete Reklamlarının Tarihi Gelişimi
» hindistan tarihi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
asianeagle.niceboard.com :: TURKEY-
Buraya geçin: